1. TANIM
Su üzerinde yüzen bir cisimden yararlanma fikrinin doğduğu günden beri araştırılan bir sorun ortaya çıkmıştır.Su üzerindeki bu cisim nasıl hareket edecektir? Bilindiği gibi, bir cismin iki konum arasında hareket etmesi için bir kuvvete gerek vardır. Bu kuvvetin basit uygulamalarını, bir sırık parçası ile sağ sularda teknenin itilmesi, kürek denen araçlarla suyun yoğunluğundan yararlanarak teknenin hareket ettirilmesi veya nehirlerde insanlar ve hayvanlar tarafından uzun halatlarla sahilden yedeklenerek çekilmesi şeklinde görüyoruz.
Yelken denen bir yardımcı kullanarak doğanın rüzgar gücünden yararlanıp büyük teknelerin açık denizlerde seyir yapması basit bir bulgudan geliştirilmiştir. Hepimiz, sonbaharda sararan yaprakların bazen bir küçük su birikintisi içine düştüğünü ve rüzgarın etkisiyle bir yelkenli tekne gibi hareket ettiğini görmüşüzdür. İşte, en basit şekliyle bir yelkenli teknenin tanımını bir kuru yaprağın su üzerindeki hareketini izleyerek görebiliriz.
Yelken, bulunduktan sonra küçük teknelerde ve iç sularda uzun asırlar boyu kullanılmıştır, Büyük teknelerde yelken kullanılması, bazı yardımcı donanımların geliştirilmesi ve yelkenlerin de kullandıkları yerlere ve durumlara göre yeni şekiller sokulmasıyla mümkün olmuştur.Bugün,eskinin güze bir Clipper yelkenli teknesinin resmi sadece modern gemilerin salonlarını süsleyen birer resim olarak görülse de, yelkenli tekneler denizcilerin yetişme çağlarında bir eğitim aracıve amatör denizcilerin giderek gelişen bir tutkusu olmuştur. Bu sebepten her gemicilik kitabının gözde konularından bir tanesi de Yelkenli tekneler bölümüdür. Biz bu bölümde her denizcinin bilmesi gereken önemli yanları ele alacak ve genel bir açıklama yapacağız.