04 Eylül 2014 Perşembe
– NİLGÜN ATAR- turizmhaberleri.com
FARKINDALIĞA YOLCULUK SOHBETLERİ-10-
Norveç merkezli Senior Travel Yönetim Kurulu Başkanı ve Ceo’su Anna Saernmo ile geçen sene Ankara Rixos Hotel’de Küresel Yaşlı Bakımı ve Yaşlı Turizmi Kongresi’nde tanıştım. Çok profesyonel, sıradışı bir duruşa, muhteşem bir pozitif enerjiye sahip başarılı turizmcilerden…
90 YAŞIN BÜYÜLEYİCİ FOTOĞRAFI….
ANNA keyifli sohbetimizde yaşlı turizmine nasıl başladığını ve yaşadığı ilginç anıları anlattı. Beni en çok etkileyen cep telefonunun ekranındaki resimdi… 90 yaşında bir kadın düşünün, uzun gümüş renkli gür saçları var.. Dudaklarında ateş kırmızısı bir ruj ve sınırsız bir gülümseme… Başında hoş bir şapka, elinde ise uzun ince bir sigara… Dumanı bir film şeridi gibi kıvrıla kıvrıla yükseliyor resmin ortasında…En önemli detay ise.. Kocaman güneş gözlüklerinin camına yansıyan manzara…Masmavi bir okyanus kıyısı ve palmiyeler… Eşsiz bir tablo.. 90 yaşındaki kadın bu manzaraya bakarak gülüyor…Ne gülmesi.. hayata kafa tutuyor, fena halde dalgasını geçiyor…
DÜNYAYA EN TEPEDEN BAKAN YAŞLILAR..
Anna Saernmo’nun uzattığı kartvizitin arkasına baktığımda ise bu kez kızıl saçlı zamansız bir kadınla göz göze geliyorum. Çingene pembesi şapkası ile aynı renkte ruj.. Çekingen bir gülümseme… Şapkasının kenarında minik bir çiçek var, yanaklarında pembe allık, mor çiçekli mayosu ile denizde.. Başı hafif yana eğik.. turkuaz mavisi gözleri ile sizi süzüyor.. Kaşları incecik yay gibi… O bakışları ile neler anlatıyor neler… Dünyaya en tepeden bakıyor bu zamanı durduran kadınlar…!
FARKINDALIĞA YOLCULUK SOHBETLERİNDE YAŞLILIK
Ağustos ayı içerisinde engellilerin sorunlarına ve engelli turizmine yönelik çok ilgi çeken bir dosya hazırladık. Yazı dizisinin adı Farkındalığa Yolculuk sohbetleri idi. Engelliler ile bedenleri yaşlananlar benzer sorunlarla karşı karşıyalar..
Bu sohbetin detaylarını yeni pencereler açması içn paylaşıyorum.
YAŞLILARIN SEYAHAT ETME İHTİYACINI HİÇ DÜŞÜNMÜYORUZ
Anna 2006’dan beri yaşlılara dünyayı gezdiriyor … Hem de +80/90 yaş grubuna tatil yaptırıyor. Norveç merkezli Senior Travel Yönetim Kurulu Başkanı ve Ceo’su.. Norveç’te bakım evlerinde, kurum ve evlerde bakılan yaşlıların da tatile ihtiyacı olduğunu düşünerek bu işe girmiş.. Yani zoru olanı seçmiş mesleğinde.. İskandinavya da yüzbinlerce insanın Huzurevlerinde yaşadığını, bu insanların dışlanan bir grup olduğunu vurgulayarak; ” yaşlı insanların seyahat ihtiyaçları olabileceğini, farklı yerler görmenin onlara iyi geleceğini hiç düşünemiyoruz. Ben onlara nasıl seyahat edeceklerini öğretiyorum. Huzurevinde yaşayanlar da bu seyahatten dolayı mutlu oluyorlar, onların da hayatların da bir değişim oluyor. ” diyor.
Ülkemizde yaşlıların huzurevlerinde hatta aile içinde bile bakımları büyük bir sorun olurken, evlatlar bu sorumluluğu birbirine atarken; Anna onlara bambaşka dünyaların kapılarını açma misyonu üstlenmiş… Üstelik bu işi çok severek ve çok profesyonelce yapıyor.
YAŞLILARLA İLK SEYAHAT DENEYİMİ NASIL SONUÇLANDI
Anna +80/90 yaş grubunu çok ilginç ve eğlenceli buluyor. Üstelik her tatilin onları gençleştirdiğini yıllarına yaşam kattığını vurguluyor. İsveç ve Norveç’te yaşlılar hakkında görüşlerin tamamen değiştiğini anlatan Anna; “ölüm aşamasında olanları bile tatile götürdük ” diyor.
İlk yaşlı grubunu tatile çıkardıklarında neler yaşadığını soruyorum, başlıyor anlatmaya: ” Biz önce Norveç’te 65 kişiyi bir araya getirdik. Bakımevlerinde demans, felçli, engelli, şiddet davranışlı yaşlıları topladık, çılgınca bir projeydi. İlk gezide acemilik ve çok sorun yaşadık; otelde asansör ve tuvaletleri kullanamadılar, duşa giremediler, restoran kalabalık ve gürültülüydü. Ancak insanlar eğlendi, kendileri yemek yemeğe başladı, şarap içtiler, erken uyumadılar, yetişkin bezleri kullananlar tuvalete gitmeye başladı. Bir tatil seyahati demanstan muzdarip olan bir kişide olumlu sonuçlar yaratabiliyor. Tatilde kendilerini 18-19 yaşında hissettiklerini söylüyorlar. Yaşlı bir bedenin içindeler sadece.” diyor.
ALZHEIMER HASTASI TATİLDE 2O Lİ YAŞLARINA DÖNDÜ…
Anna bu tatillerden çok çarpıcı bir anısını da şöyle paylaştı:
“Birbirini çok seven yaşlı çiften kadın ileri derecede Alzheimer hastasıydı.. Çok agresif ve sürekli hırçınlık yapıyordu. Tatil sırasında ise mucize gibi bir değişiklik yaşadı ve 20 li yaşlarına döndü. Eşine büyük bir sevgi ile yaklaştı, o dönemlerdeki alışkanlıklarını gösterdi, eskiyi hatırlıyordu sürekli ve çok mutluydu.. Tabii bu değişiklikten en fazla onu çok seven eşi memnundu.. Çünkü gençliğini yaşıyordu o da eşi ile birlikte.. Tatil dönüşünden kısa bir süre sonra vefat ettiğini duyduğumuzda çok üzüldük ama tatildeki mutlu hali bizler için teselli oldu“ dedi. (Tatilin pozitif etkileri üzerine çok çarpıcı bir örnek bence…)
Peki yaşlılar seyahatlerde neleri tercih ediyor?
Yaşlılar evde oturmanın aksine seyahati seviyor ve seçiyorlar. Kısa uçuş, iklim, kültür, ucuz yaşlı pazarı olması gibi kriterler tercihlerde ön plana çıkıyor. Anna yaşlılarla seyahat etmekten edindiği tecrübelerini şöyle özetliyor:
”Yaşlılar kısa mesafe uçuşları istiyorlar. Tatillerini deniz ve okyanusla eşleştiriyorlar. Konakladıkları yerlerde evrensel tasarım kriterlerini önemsiyorlar. Erişilebilirlik çok önemli. Yaşlılar kentin merkezinde olmak istiyorlar, avm, kuaför, hastane, dişçi vb ihtiyaçları karşılanmalı. İskandinavlar Türkiye’ye geldiğinde özel hastanelere gitmek istiyorlar. Yüzde 8.5 i kalp ve beyin ile ilgili sağlık sorunları olan hastalar var. Güneşin az olduğu bir ülkede yaşadıkları için bunları tedavi ettirecekleri en doğru uygun lokasyon arıyorlar. Hem tatil hem de sağlık bakımı için… ”
Ne gibi değişimler oluyor tatil sürecinde..?
” Bu insanların tatilde çok gençleştiklerini gözlemliyoruz. Kendi hemşireleri ile geliyorlar, altbezleri kullanıyorlar ama tuvaletleri kendileri kullanıyorlar. Yemeklerini kendileri yemeğe başlıyorlar. Bir haftada adeta 5-10 yıl gençleşiyorlar. 90 yaşın üzerinde bir sürü insan var seyahat ettiğimiz. Kaç yaşında hissettiklerini sorduğumda 18-19 yaşında olduklarını söylüyorlar. Bu durumda düşünmemiz lazım, aslında onlar eski bedendeki genç ruhlu insanlar. Kendi kendilerine seyahat edemiyorlar. Tek başına seyahat etmeye korkuyorlar. Yürüteç veya tekerlekli sandalye kullanıyorlar.. Götüreceğimiz destinasyonlar ve oteller bu gruba uygun olmalı. Bir listemiz var. Tüm adımlar öncesinden planlanıyor. ”
25 ÜLKEDE YAŞLILIK ÇALIŞMALARINI İNCELEDİM
25 ülkede yaşlılık ve yaşlı turizmi alanında yapılan çalışmaları gördüğünü aktaran Anna; ülkemizde yerel yönetimlerin bu alanda ahenkli olmayışına ve evde bakım hizmetlerinin geliştirilmesi gereğine dikkat çekiyor. Türkiye ile henüz çalışmıyor. Düşünüyorlar mı. Evet.
ANTALYA YAŞLI VE ENGELLİLERİN TURİZM MERKEZİ OLABİLİR
Yaşlı turizminde Türkiye’nin büyük bir potansiyele sahip olduğunu belirten Anna; özellikle Antalya’nın uygun zemin hazırlandığı takdirde şansının çok yüksek olduğunu vurguluyor. “Eylül, Ekim’den itibaren uygun olan oteller kış sezonunda gelen yaşlı konuklarla dolar. ” (İşte kış turizmini canlandıracak formül)
Yaşlı kesimin gelecekte çok büyük bir grup olacağını vurgulayan Anna; ” İskandinavya’da bu tip bakıma ve seyahate ihtiyacı olanların oranı her sene yüzde 25 artıyor. ” diyor. Bu çok ciddi bir rakam. Yaşlı turizmini programına alan ve geliştiren ülkeler pastanın en büyük dilimlerini alacak. Otellerimizin yaşlı turizmine hazırlanması için de kısaca şu önerileri sıralıyor: ” Otellerde yaşlı hizmetinden anlayan doğru ekip olmalı . Sosyal hizmetler birimi ve hemşireler de gerekiyor. Yaşlı turizmi için otellerde haftada 3 saat eğitim verilebilir. Yabancı dil çok önemli; hedef pazara yönelik otellerde İskandinav kadrosunun olması avantaj sağlayacaktır. Böylece zorluklar aşılabilir. ”
İSPANYA’DAN BİR OTEL ÖRNEĞİ
İspanya’dan bir otel örneği veriyor Anna: “İspanya da bir yer buldum, Hcienda de Soul, orayla çalışmıyorum ama doğru bir örnek.. Yaşlı turizminde sadece Norveçlilerle çalışıyorlar. Her sene 70 binden fazla misafir geliyor. Üstelik hiç ucuz değil, yaşlılar en az 2 hafta kalıyor. Otelin uçakları var. Bekleme listeleri bulunuyor ve herkesi alamıyorlar. ”
HERKES ELİNİ TAŞIN ALTINA KOYSUN
Anna ile sohbet güzeldi. Konusunda uzman bir seyahat acentası olarak paylaştığı deneyimler, verdiği örnekler ve yol haritaları da.. Şimdi bu sohbetten neler çıkarabiliriz, ona bakalım:
ARTIK HERKES TURİZME BAKIŞ AÇILARINI YENİLEMELİ.. HERŞEY DAHİL TURİZMLE BİR YERE VARAMAYACAĞIMIZ KESİN… TÜRKİYE DAHA FAZLASINI HAK EDİYOR.
50 MİLYON TURİST GİBİ RAKAMLARA DA ODAKLANMAYALIM FAZLACA. RAKAMLAR DEĞİL YENİ FİKİRLER VE PROJELER YOL GÖSTERMELİ TÜRK TURİZMİNE…
YENİ ŞEYLER SÖYLEME ZAMANI ŞİMDİ..
TÜRKİYE ENGELLİ VE YAŞLI MİSAFİRLERİN CENNETİ OLUR MU?… OLUR.. O HALDE HERKES İŞ BAŞINA..!
YEREL YÖNETİMLER, BAKANLIKLAR,ÜNİVERSİTELER, TİCARET ODALARI, TURİZMCİLER, TÜRSAB, TUROFED, TUREB, TURİZM YAZARLARI VE GAZETECİLERİ..TOPYEKÜN ÖNCE ÇEVREMİZDEN, KENDİMİZDEN BAŞLAYALIM ENGELLERİ YOK ETMEYE.. KAYBEDECEK ZAMAN YOK, YETERİNCE KAYBETTİK..
Kaynak: turİzmhaberlerİ.com