Turistin sağlığı hanutçuların elinde !

Araştırma şirketi Deloitte’un kısa süre önce açıklanan raporuna göre, Türkiye sağlık turizminde ilk 10 ülke arasında yer alıyor. Buna rağmen Türkiye’nin bu alandaki potansiyelini yeterince kullanamadığı sıkça gündeme getiriliyor.

Türkiye’nin pastadan aldığı payı arttırması için neler yapılması gerektiğini duayen turizmci aynı zamanda Karnak Travel İş ve Strateji Geliştirme Sorumlusu Ergün Güvenç anlatıyor. Deloitte’un raporunda belirtilen Türkiye’nin sağlık turizmindeki potansiyeli hemen her toplantıda ve birçok kesim tarafından dile getirildi, getirilmeye de devam ediyor. Bu konuda artık sürekli laf üretmenin bir kenara bırakılıp, somut adımlar atılmasının zamanı geldi. Türk turizmcilerin sağlık turizminde nasıl bir yol izlemesi gerektiğini de yılların turizmcisi Karnak Travel İş ve Strateji Geliştirme Sorumlusu Ergün Güvenç’e sorduk.

Güvenç söze “Sağlık turizminde kavram karmaşası devam ediyor. Kimin hangi rolu oynayacağı henüz dağıtılmadı” diyerek girdi ve şöyle devam etti: “Kamu bu işin neresinde belli değil. Öncelikle bu konunun açıklığa kavuşturulması gerekiyor. Ardından konuya vakıf insanların ortaya izlenecek bir yol haritasını çıkarmaları şart!. Bunu yapmazsak, 2-3 yılda ulaşacağımız noktaya ancak 7-8 yıl sonra ulaşabiliriz. Bu da zaman kaybı demek, Türkiye’nin zaman kaybedecek lüksü de yok!”

Türkiye’nin en fazla akredite olan hastanelere sahip olmasının önemli olduğunu vurgulayan Güvenç, “Artılarımız olduğu bir gerçek. Ama bunları iyi anlatamıyorsak fazla bir anlamı olmuyor. Karnak Travel olarak Körfez ülkelerinde de faaliyet gösteren uluslar arası bir araştırma şirketine Türkiye’nin sağlık turizminin röntgenini çeken bir araştırma yaptırdık. 90 sayfalık rapordan çarpıcı sonuçlar çıktı. Örneğin raporda, Türkiye’nin sağlık turizminde sahip olduğu potansiyeli iyi anlatamadığına dikkat çekiliyor.”

Raporda, sağlık turizminde çok başlılık olduğuna da vurgu yapıldığını hatırlatan Güvenç bu konuda şunları söylüyor: “Bireysel anlamda iyi niyetli girişimler var. Şimdi sıra bunları bir disiplin altında toplamaya geldi. Bunu başardığımız zaman, ortaya olumsuz bir durum çıktğında hemen önüne geçmi şansını yakalarız. Günümüzde Türkiye’de turist sağlığında ciddi tehlike çanları çalıyor bunu hissediyoruz. Bu yüzden sağlık turizmiyle ilgili tüm kurum ve kuruluşları mutlaka bir disiplin altına almalıyız.”

Sağlık hanutçuluğu hortlamış

Halihazırda sağlık turizminde bir disiplin sağlanamamış olmasından dolayı turistin sağlığının hanutçuların elinde olduğuna dikkat çeken Güvenç bu konuda şu bilgileri veriyor: “Artık taksi şöföründen otel görevlisine kadar geniş alana yayılmış ‘sağlık hanutculuğu’ çıkıyor. Herkes bu işten pay almak istiyor ve daha da kötüsü kendilerini bu alanda yetkili hissediyorlar. Bu da Türkiye’nin imajını zedelemeye yönelik milyar dolarlarla ölçülebilecek zararlar verebilir. Sağlık turizminde dışarıdan hasta bulma noktasında sorunlar var. Akredide aracı kuruların oluşması gerekiyor. Bunu sağlamazsak, ortam sağlık hanutçularıyla merdivenaltı kliniklerin eline kalır.”

Karnak Travel olarak bu aralar bir sistem üzerinde çalıştıklarını belirten Güvenç sistemi şöyle özetliyor: “Biz Assitance hizmeti veren şirketlerle ortaklaşa bir çalışma yürütüyoruz. Assitance hizmeti, karşılaşılabilecek olumsuzları aza indirecek etkili bir sistemdir. Bu hizmeti verenler, sigorta şirkelerinin güvenlik kazanmış firmaları gibi çalışıyor. Assistance şirketleri, ürün ve hizmetlerini dünya piyasalarıyla mukayese ederek standartları belirliyor. Sigorta şirkeleri bu firmaların denetim ve verilerini iyi takip edebiliyor. Bu hizmet sektöre de kendisini takip edebilecek aracı kurumlarla çalışma imkanı veriyor. Şirketler standart hizmetlerini de Türkiye’ye sağlık turizmi kapsamında gelecek sigortalı veya sigortasız tüm hastalara verebilecekler. Bu noktada sektörün tüm paydaşlarıyla birlikte iyi bir model geliştirmeliz.”

Güvenç, son olarak Körfez ülkelerindehazırlattıkları rapordan çıkan birkaç başlığı özetleyip, turizmcilere bazı önerilerde bulunuyor. Güvenç rapordan Körfez ülkelerindeki Arap kadınların yüzde 90’nın fiziklerinden memnun olmadığı sonucunun çıktığını anımsatarak “Bu sonuç bize yanı başımızda bizi bekleyen dev bir estetik pazarı olduğunu gösteriyor. Araplarda her kesimden sağlık turizimine ciddi talep alıyoruz. Bu talepleri karşılarsak, Türkiye’nin yumuşak karnı cari açığa köklü bir çözüm bulabiliriz.”

Güvenç, turizmcilere ise şu önerilerde bulunuyor: “İhtisas konusu ve niş alanlar hariç, üç-beş kuruşluk gelire talim etmek istemiyorsanız, sağlık ürün hizmetlerini pazarlamaya yönelin. Buradaki dev pazarın farkına varın. Sağlık turizminin disiplin altına alınması ve bu alandaki potansiyelimizin tanıtımı için hepiniz elinizi taşın altına koyun. İşbirliği içinde olursanız hem siz hem de ülke kazanacaktır.”

Turizm Yazarları ve Gazetecileri Derneği
18 Şubat 2014

Kaynak: tuyed.org.tr

Bizi Sosyal Medyada Takip Edin !