İstanbul Prens Adaları’ndan Yassıada’nın derinlerinde yok olmak üzereyken bilim insanlarının gözetiminde yakındaki Neandros adası derinlerine dikilen mercanlar yapılan dalışlarda kontrol edildi. Deniz Yaşamını Koruma Derneği’nin çabaları sonunda Tavşan adası olarak bilinen Neandros’un çevresindeki 7 bin 758 kilometrekarelik alan tüm denizcilik faaliyetlerine kapatılırken dikilen mercanların gayet sağlıklı olduğu görüldü. Mercan resiflerinin Marmara Denizi ekosistemindeki yerini gözlemlemek için yapılan dalışlarda çevre sorunu müsilaja rağmen yüzde 80 oranında hayatta oldukları gözlemlendi. Suyun altında mercan bahçesi oluşturduklarını söyleyen İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nur Eda Topçu, “5 yıl önce dikimi yapılan ve halen korunan alanda mercanların yaşanmasını istiyorsak herkes duyarlı olmalı. Marmara Denizi için geçen yıl uygulamaya konulan Acil Eylem Planı çok önemli” dedi. Milliyet Muhabiri Gökhan karakaş kontrol dalışlarında yer alarak mercanların koloni oluşturmasını gözlemledi. Usta sualtı fotoğrafçısı Ferhan Coşkun, dal veren mercanları görüntüleyerek Marmara Denizi’ne dair umutları arttırdı.
Mercan bahçesi ekosistemdeki yerini koruyor
Türkiye’de ilk kez uygulanan mercan nakliyle Yassıada ve Sivriada’nın derinliklerinden alınan mercanlar özel koruma alanı ilan edilen Neandros(Tavşan Adası) açıklarındaki suyun altına dikilmişti. Deniz Yaşamını Koruma Derneği’nin İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nur Eda Topçu danışmanlığında gerçekleştirdiği özel nakilde mercanların yaşama tutunma oranının yüksekliği Marmara Denizi’nde halen yaşamın devam ettiğini kanıtladı. 2017 yılında başlayan mercan nakliyle Tavşan Adası’nın altında bir mercan bahçesi oluşturulurken Anadolu Efes Grubu’nun desteğiyle yapılan kontrol dalışlarında olumlu sonuçlar alındı. Mercanların koloniler halinde yaşamlarını sürdürdüğü görülürken Deniz Yaşamanı Koruma Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Volkan Narcı, “Marmara Denizi evimiz. İç deniz ama göz önünde olması sebebiyle hak ettiği ilgiye ve şefkate maalesef sahip olamamış. Halbuki Marmara, tüm kadim bilgileriyle birçok türe ev sahipliği yapıyor ve inanılmaz bir biyoçeşitliliğe sahip.” dedi.
Narcı
“Neandros korunması gereken bir doğa alanıdır”
Narcı, “İstanbul Üniversitesi ve TÜBİTAK desteğiyle 2017 yılından beri Tavşan Adası açıklarında mercan nakilleri yapıyoruz. Dünya genelinde başarı oranları yüzde 20-25 iken biz yüzde 70-80 oranına ulaştık. Önemli olan bu orana ulaşmak değil, yaşamı sürekli olarak desteklemek. Tavşan Adası, geçen yıl ‘Korunması Gereken Hassas Alan’ ilan edildi. Anadolu Efes’le İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nur Eda Topçu danışmanlığında hayata geçirdiğimiz iş birliğiyle Marmara Denizi’nin su altı ekosistemine destekle denize +1 nefes olmaya devam edeceğiz” dedi.
Aldığımız 3 nefesten ikisi denizden geliyor
Projeyi destekleyen Anadolu Efes Türkiye Genel Müdürü Onur Altürk ise “Aldığımız her üç nefesten ikisi için denizlerimize teşekkür borçluyuz. Zengin bir su altı yaşamına ve biyoçeşitliliğine sahip olan Marmara Deniz’inde ekosistemi korumak ve potansiyelini geliştirmek bu bağlamda çok önemli. Su altının yağmur ormanları olan mercan resiflerinin tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de korunması büyük önem taşıyor. Biz de Anadolu Efes olarak maviyi seviyoruz ve maviyi korumak için yapılan çalışmalara katkı sunmaktan mutluluk duyuyoruz. Bu projeyle, Türkiye’deki mercan topluluklarının en önemli habitatlarından biri olan Marmara Denizi’nde yaşam çeşitliliğinin +1’i olmayı hedefliyoruz.” dedi.
Marmara mercanları küresel olarak önemli
Bilim insanları, denizlerin yeryüzündeki oksijenin büyük bir bölümünü üreten organizmalara ve denizlerdeki canlıların yaklaşık yüzde 25’ine ev sahipliği yapan mercan resiflerinin, son yıllarda iklim değişikliği, aşırı avlanma, çevre ve okyanusların kirlenmesi nedeniyle tehdit altında olduğunu belirtiyorlar. Marmara Denizi’nde ise sadece Akdeniz’e özgü olan mercan türleri bulunuyor. Bunların her biri, denizlerimizdeki canlı türleri için bir habitat, bir nevi ev. Yumurtlama ve yavru bakım alanı olarak ekosistemin devamlılığı için kritik bir rol oynuyor.
Global Ecology and Biogeography
Küresel Mercan Resifi İzleme Ağı’nın dünya çapındaki mercan resiflerini inceleyen güncel bir çalışmasında 2008-2019 yıllarında iklim değişikliği nedeniyle mercanların yüzde 14’ünün yok olduğu belirlendi. Global Ecology and Biogeography dergisinde yayımlanan araştırmaya göre ise bugün dünya üzerindeki 845 mercan türünün yaklaşık üçte birinin yaşamı tehlike altında. Nakli yapılan sarı gorgon türü Akdeniz’de 1999 yılından beri periyodik olarak sıcaklık anomalilerine bağlı olarak toplu ölümlere maruz kalıyor. Uluslarararası Doğa Koruma Birliği’ne (IUCN) göre bu tür, Akdeniz’de tehdide açık türlerden biri olarak değerlendiriliyor. Marmara Denizi bu mercan türleri için bir vaha niteliği taşıyor. Sarı gorgonlar, Marmara Denizi’nin özel akıntı yapısı sayesinde sıcaklık değişimlerinden korunabiliyorlar. Ancak bu türün Marmara Denizin’deki devamlılığının sağlanması için insan kaynaklı tehditlerden uzaklaşması, burada biyoçeşitliliğin devamını amaçlayan çalışmaların çoğaltılması gerekiyor.
Gökhan Karakaş {Milliyet}
DENIZKARTALI Haber Portalı
Sualtı Fotoğrafları: Ferhan Coşkun