Similan Adaları, Andaman Deniz’ine yayılmış, Ko Bangu, Ko Similan, Hin Huwagralok, Ko Payu, Ko Ha, Ko Hok, Ko Miang, Ko Payan, Ko Payang, and Ko Huyong olmak üzere 9 adadan oluşuyor. Similian Malay dilinde 9 anlamına geliyor zaten, 9 ada. 1982 yılında açılmış olan 140 bin metrekare alan kaplayan park, Khao Lak kasabasının 50 km açıklarında bulunuyor. Yakın zamanda bu topluluklara 2 ada daha eklenmiş. Similan Tayland’ın en önemli dalış yeri ve National Geographic Society’ göre de dünyanın top10 dalış noktası listesinde yer alıyor. Amerika kökenli Skin Diving dergisi ise adayı dünyanın en güzel dalış yeri listesinde ilk sıraya yerleştirmiş.
Similan Islands National Park kristal mavi renginde denizi, beyaz mercanları ve yine bembeyaz kumlu plajları ile biliniyor. Zengin bir deniz altı hayatına sahip, kaplumbağaları her yerde görebilirsiniz. Adaları oluşturan granit kayalar ilgi çekici bir görsellik sunuyor. B9 adada da herhangi bir yerleşim yeri veya otel bulunmuyor.
Adalar birincil derece yağmur ormanları ile kaplı. Bazı ağaç türleri ise eşsiz. Sadece deniz altı ve orman alanları ile değil, buralarda yaşayan memeli, kuş ve sürüngenleriyle de zengin bir canlı hayatına ev sahipliği yapıyor. Kasım-Nisan arası milli parkı ziyaret etmek için en uygun zamanlar. Mayıs sonrasından Kasım ayına kadar ziyarete kapatılıyor.
Sabah dalış okulumun kamyoneti gelip beni otelden aldı. İskelede terliklerimizi teslim edip kocaman tekneye bindik. Tekne 75-100 kişiye kadar hizmet verebiliyor, küçük gemi desek doğru olur mu bilmem. Teknede bize milli park, adalar ve dalış bölgeleri, kurallar hakkında brifing verildi. Sonrasında ise şahane bir kahvaltı yaptık. Çay, kahve ücretsiz.
Dün saatlerce dalış kitabımı okumuş ve sorumlu olduğum bölümlerdeki bilgi ölçme sorularının cevaplarını tamamlamıştım. Dalış hocam Sara ile bu bölümlerdeki cevaplarımın üzerinden geçtik. Yanlışlarım düzeltildi, ekstra birçok yeni bilgiyi kendisini dinleyerek edinmiş oldum. İlk 3 dalışımı dün diğer dalış hocam İsveçli Rebecca’dan almıştım. Sara’nın kurallara bağlı olduğunu söylemişti. Aynen de öyleymiş ve bu benim için iyiydi. Sayesinde zaten bilmem gereken birçok şeyi öğrendim.
Similan Adası’na varmadan teknenin alt katına inip hazırlandık. Öyle ki adaya varmamızla tekneden dalış için atlamamız bir oldu. Başka advanced PADI kursiyeri olmadığından Divemaster Amerikalı Mayka ve İngiliz Sara ile birlikte daldım. Genelde bir hoca birkaç kişiyle dalarken ben 2 hocayla tek başına dalıyordum. Gel de memnun kalma. Deniz altına hayran kaldım. Görüş mesafesi 15 metre üzerindeydi. Deniz altı hayatı ise capcanlı ve rengârenkti. Yalnız mercanların aynı zenginlikte ve renklilikte olduğu söylenemez.
Similan Adası’nın hemen kıyısında dalmıştık. Denizin dibine kadar uzanan kocaman granit kayalar çevresindeki mercanlar ve bunları evi yapan deniz canlıları hoş bir görüntü sergiliyordu. Deep diving denilen, derin dalış yeteneğimi geliştirmek için 28 metre kadar derine indik. Sorunsuz bir şekilde bu bölümü atlattıktan sonra kayaların altından, arasından geçip deniz altı zenginliğini keşfe koyulduk.
45 dakikalık dalış sonrası tekneye çıkmak üzereyken başka bir botla tekneye acil bir şekilde acıalr içerisinde kıvranan bir dalışçı getirildi. Sonra acil bir şekilde oksijene bağlandıktan sonra anakaraya transfer edildi. Dalışcının hipertansiyonu varmış ve bilgilendirme formunu doldururken bahsetmemiş. Sonradan durumunun iyi olduğunu öğrendik.
Harika bir öğlen sonrası dinlendikten sonra ikinci dalışı yapmak için hazırlandık. Bu defaki dalışımın konusu balık tanımlama. Gördüğüm balıkların isimlerini kıyafetime asılı duran panoya yazıyordum. Her taraf rengârenk, yüzlerce tür farklı balık etrafımdaydı. 2 küçük bir tane de kocaman kaplumbağa görmek ise heyecan vericiydi. Bunları fotoğraflayamamak ise ne acı.
Dalış sonrası ne tür balık gördüğümü Sara’ya anlatıp programımı tamamlamış oldum. Dönüş yolunda sertifikayı hak edenlere geçici dalış kimlikleri verildi. Dönüş yolunda harika gün batımı fotoğraflarını çekerken artık ileri seviye dalıcıydım. Bu kendime doğum günü hediyemdi.
Ertesi gün Koah Lak’ta bir gece daha kalıp dinlendim. Yönümü nereye çevireceğime karar verdim. Phuket’ten sonra yönümü kuzeye çevirmişken, hiç planda yokken yönümü tekrar güneye çeviriyorum, James Bond Adası’na. Birisi plan mı dedi? Ne planı!
Kemal Kaya
maxmajestic@hotmail.com