Öncelikle yazıma kendimi kısaca tanıtarak başlamak isterim.İsmim Tuğba GÖÇEN ,1996 Eskişehir doğumluyum. Spor hayatım beş yaşımda başladı. Ailemin, en çokta ablamın desteği ile bu güne kadar aktif bir spor hayatı yaşadım ve halen devam etmekteyim. Spor hayatımda ablamın etkisine değinecek olursam şöyle başlamak isterim, o hayatımdaki en büyük rol modelim oldu spor konusunda. İlk yüzme antrenörümdür kendisi, aynı zamanda bana sualtı hokeyini öğreten de kendisidir. Sayesinde yüzme ile başlayan spor hayatım sualtı hokeyi branşında devam etmekte. Aynı zamanda aktif olarak tüplü dalış branşına devam etmekteyim.Asıl konumuz olan tüplü dalışa gelecek olursak, bu spor dalıyla tanışmam biraz ani ve çok eğlenceli oldu. Yüzme antrenörlüğü yaptığım kulüpteki diğer antrenörler ile kendi kulübümüzde eğitim almaya başladık. İlk eğitmenim olan Avvamil Şeref Beyaztaş hocam bana tüplü dalışı sevdiren kişidir. Daha sonra onunda yönlerdirmesi ile dalış hayatıma Ercan Zeybek hocam ile devam etmekteyim.Tüplü dalıştan biraz bahsedecek olursak ve özellikle bir bayan olarak yorumlayacak olursam öncelikle ekipman geliyor aklıma. En çokta ekipmanı hazırdıktan sonra bir yerden başka bir yere taşıması konusunda gerçekten biraz olsun zorlanabiliyorsunuz özelliklede benim gibi ufak tefek bir bayansanız 🙂
Başka bir konuya daha değinmek isterim. Eğer kıyıdan bot ile dalışa çıkıyorsanız ve her tarafta yosunlar ve yengeçler var ise birde benim gibi bunlardan aşırı korkuyor iseniz yavaş yavaş bu korkuları yenmek zorunda kalıyorsunuz.Benim kurtarıcım ise bu konuda patikler oluyor… 🙂
Daha önce bana yönelen bir soruya cevap vermek isterim.Genelde bayan dalgıçlar ekipman seçerken renklere takılabiliyormuş ama bende öyle bir durum söz konusu değil.Nedenide sanırım çok fazla renk takıntım olmaması, yani dalış elbisem ya da paletlerim pembe olsun derdinde değilim 🙂
Sualtına gelecek olursak orası gerçekten bambaşka bir dünya, tüm güzellikleri, korkuları, duyguları barındıran bir yer.Ben hep hokey hayatımda suyun altında nefesimi tuttum ve bu bana haz verdi fakat suyun altında nefes almak bambaşka bir güzellik. Sualtı canlılarının hatına kısa sürede olsa dahil olmak nefessiz kalmak kadar güzel benim için. Hayatın her yerinde olduğu gibi dalışa başlarken de yapamazsın diyenler oldu etrafımda en çokta dedikleri şey “Kız başına ne işin var suyun dibinde ? “.Her zaman olduğu gibi yapabileceğime inandım ve yapabildiğimide düşünüyorum.Daha yolun çok başındayım ama kendime ve eğitmenlerime inanıyorum.Umarım benim gibi inanıp bu spora başlamaya cesaret eden daha fazla bayan arkadaşı aramızda görebiliriz.Çünkü biz istersek herşeyi yapabiliriz.Umarım kısada olsa biraz ilham verebilmişimdir.
Maviliklerle kalın dostlar… 🙂
Tuğba Göçen