MAVİ DERİNLİKLERİ KEŞFETMEK LAZIM…
Nasıl olur ben daha yüzmeyi bile tam anlamıyla bilmiyorum ki dediğinizi duyuyorum. Olur olur hem de bal gibi olur, yeter ki isteyin, başaramayacağınız hiçbir şey yok bu dünyada. Çok kolay demeyeceğim , çünkü ilk dalış yaptığınızda nefes alış sesiniz bile ürkütücü geliyor insana 🙂 Ben ilk 2011’ de Marmaris’te turistik dalış yaparak o büyülü dünyaya ilk adımımı attım. Sonra iş güç , hayat gailesi derken dalış eğitimi almam Eylül 2017 yılını buldu ama çook pişmanım neden bu kadar erteledim diye 🙁 Eğer istediğiniz bir şey varsa bahaneler üretip ertelemeyin benim gibi pişman olursunuz , çünkü zamanı geri alamıyorsunuz. Neyse zararın neresinden dönersen kardır deyip dalışlarımın tadını çıkarıyorum şimdi.
Öncelikle bu işte iyi olan Öztan Sönmez hocamdan eğitim aldım. Eğitim bu işin en zor kısmı, sonra başlıyor keyif. Sualtı becerileri yaptırıyorlar eğitimde, canım bunlarada ne gerek var ki diye düşünüyorsunuz yaparken. Mesela maskemi ya da regülatörümü neden çıkarayım ki diye düşünmüştüm, taki bir dalış sırasında buddy’min farketmeden benim regülatörümü çıkarana kadar 🙂 , ya da maskem buğulanıp içine su almak zorunda kaldığımda anladım sebebini 🙂 Heebi de fotoğraf çekilirken gülümseyebilmek için regülatörü çıkarmak zorunda kaldığımda 🙂
İlk dalışlarımda sualtında rahat olmayı amaçladım, tecrübe kazanarak oluyor ancak ve tabi sana güven veren hocalar olması lazım yanında. Sonra BCD’ yikullanmayı öğreniyorsun. İşte o zaman başlıyor keyif çünkü o zaman görüyorsun etrafındaki o büyülü dünyayı. Ancak belgesellerde gördüğün dünyaya giriyor ve oraya ait canlılarla yaşıyorsun, tarifi yok muhteşem bir duygu. Hiç görmediğin balıklar, deniz tavşanları, mürenler , orfozlar,lahoslar , aslan balıkları, oksijen kaynağımız deniz çayırları muhteşem. Ki bunlar büyülü dünyanın sadece küçük bir kısmı. Daha fazlasını görebilmek için derin maviliklere inmek lazım ,o sebeple ki iki yıldız brövemi aldım ben de yeni 🙂 her işte olduğu gibi dalışta da eğitim çok önemli. Bir eğitimci olarak buna çok önem veriyorum . İşin uzmanlarından öğrenmek lazım, çünkü suyun şakası yok ve o dünyanın kurallarına uymak zorundayız.
Şimdi ise sürekli dalış yapmak istiyorum çünkü o hastalığa ben de yakalandım 🙂 Daha önce hiç ilgimi çekmeyen sualtı resimlerini saatlerce inceliyorum, videoları seyrediyorum ve çok mutlu oluyorum. Yalnız dalışın tek kötü tarafı o sualtında gördüğünüz balıkları akşam rakı masasında gördüğünüzdeki duygu 🙁 Şuan en büyük hayalim bu işin Kabe’si olan Kızıldeniz’ de dalış yapmak 🙂 Biraz daha tecrübe kazanıp gitmek istiyorum. Çünkü hem o muhteşem güzelliklerin tadını çıkarabilmek hem de oradaki güzelliklere zarar vermemek için. (Paletimle kırmızı mercanları kırmak istemem 🙂 )
Siz de bu büyülü dünya ile tanışmalısınız. Düşünsenize milyonlarca insanın göremediği şeyleri görmek ve tonlarca suyun içinde bir tüy kadar hafif olmak , bu muhteşem bir duygu. Mutlaka tatmalısınız.
Hayallerinizi ertelemeyin, hoşçakalın ve derin maviliklere dalın 🙂
Naime HACIBAYRAMOĞLU
Sosyal Bilgiler Öğretmeni
