Nesli tükenme tehlikesi geçirdiği için dünyada koruma altına alınarak kırmızı listeye sokulan orfoz ve lahos balıkları, Tarım, Hayvancılık ve Gıda Bakanlığı’nın kararıyla serbestçe avlanması yeni ve büyük bir tartışma başlattı. Avın serbest bırakılmasıyla zıpkıncılar sosyal paylaşım sitelerine onlarca orfozla çekilmiş fotoğraflarını yükleyince, HAYTAP (Hayvan Hakları Federasyonu, WWF(Dünya Doğal hayatı Koruma Vakfı) ve Greenpeace balığın nesli tükenirken devlet izniyle avlanmasına tepki gösterdi. Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi’nden Dr. Sencer Akalın ise orfoz ve lahozun tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de avlanması yasaklanması gerektiğini savunarak bakanlığın kararını eleştirdi. Akalın, “Bu balıkların üreme davranışları çok ilginç. Önce dişi sonra erkek oluyorlar, türün sürdürülebilirliği için ekosistemde büyük bireylerin olması şart” dedi. Zıpkıncıların kurduğu dernek bile orfoz avının tamamen yasaklanmasını isterken, HAYTAP avcılar için soruşturma başlatılması isteğiyle resmi başvuruda bulundu.
Denizlerimizdeki en ilginç ve sevecen balıklarından olan orfoz ve lahosun zıpkınla avlanması; Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın Ağustos 2012’de aldığı kararla günde bir tane olmak ve satılmaması şartıyla serbest bırakılmıştı. Üstelik ağ yada oltayla avlanmasına hiçbir kısıtlanma getirilmezken, çok az üreyen ve insanlara sevecen yaklaşımıyla çok kolay avlanan orfoz ve lahoz çeşitli uluslar arası sözleşmelerle koruma altında. Türkiye’nin de imzaladığı Barselona ve Bern Sözleşmeleri gereğince orfoz ve lahos, korunması gereken türler arasında yer alıyor. Ayrıca Dünya Doğayı Koruma Birliği(IUCN) 2011’de yaptığı araştırma sonunda bu balıkların aşırı hızla tükendiği uyarısını tekrarlayarak koruma önlemlerinin arttırılmasını istemişti.
Dünyada koruma altında Türkiye’de serbest
Fakat, Tarım, Hayvancılık ve Gıda Bakanlığı’nın Ağustos 2012’de aldığı karar üzerine zıpkınla avlananlar rastladıkları her orfozu vurmaya başladı. Üreme olgunluğuna bile gelmeyen küçük orfozların yanında deniz ekosistemi için gerekli olgun balıklarda zıpkıncıların hedefi haline gelirken sosyal paylaşım sitelerinde avcılık maceraları anlatılmaya başlandı. Bakanlık her zıpkıncı için günde bir tane olması ve satılmaması şartıyla avı serbest bırakırken, denetleme olmadığı için izin katliama dönüştü. Üstelik ağlara yada oltaya takılan orfozlar için hiçbir yasak bulunmazken, sosyal paylaşım sitelerinde iznin katliama dönüştüğü belgelendi.
Karar orfoz katliamını yasallaştırdı
Bakanlığın kararıyla suç sayılmayan av, kıyılarımızda az sayıda bulunan orfozun iyice yok edilmesini sağlarken, HAYTAP(Hayvan Hakları Federasyonu) son günlerde sosyal medyada artan orfoz avcılığı fotoğrafları üzerine harekete geçti. Gökçeada’da bir avcının vurduğu orfoz ile fotoğraf çektiren sualtı avcısını Çanakkale Valiliği’ne, Sahil Güvenlik Komutanlığı’na ve il tarım müdürlüğüne şikayet eden HAYTAP temsilcisi Ege Sakin Bitikli, “Orfoz avcılığı artık katliama dönüştü. Devlet izniyle kırmızı listedeki bir türün yok edilmesi sağlanıyor. Katliamdan övünenler fotoğraflarını paylaşıyor. Bu karara sığınarak katliam yapanlar ne kadar önemli bir türü yok ettiklerini bilmiyorlar” dedi. WWF(Dünya Doğal Hayatı Koruma Vakfı) Doğa Koruma Sorumlusu Nilay Akça ise, “ Orfoz, Akdeniz balıkları kırmızı listesine “nesli tehlikede – endangered” ibaresiyle dahil olurken zıpkın ile avcılığına izin verilmesi bizi şaşırtıyor. WWF-Türkiye olarak orfoz hakkında yayınlanan bu kararın değiştirilmesi için karar verici olan Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ve resmi kanallar ile görüşmelerimizi sürdürüyoruz” dedi. Greenpeace ise, ”Dünya balık stoklarının %70’nin büyük balık türlerinin %90 oranında tükendiği dönemdeyiz. Böyle bir tablo varken ve Akdeniz ekosisteminin önemli türlerinden orfoz kırmızı listeye alınmışken, bakanlığın serbestlik getirmesi inanılmaz. Seninki Kaç Santim projesi ile avlanma boylarının 30’dan 45 cm’e çıkarttık. Katliamın yasallaştırılmasını kabul etmiyoruz. Söz konusu iki türün de avlanmasının tamamen yasaklanmasından başka bir önlem kalmayacak yakında” diye konuştu.
Zıpkıncılar bile tepkili:
“Sadece bize değil tamamen yasaklanmalı”
Doğaseverlerin tepkisini çeken zıpkıncıların kurduğu Sualtı Avcıları Derneği ise, nesli tehlikede bir canlının avlanmasına karşı olduklarını belirtti. Sualtı Avcıları Derneği Başkanı Muzaffer Koç, “Bu canlıların avlanmasının tamamen yasaklanması gerekiyor. Fakat, balıkçıların ağlarıyla ve amatör olta avcılığına serbestken sadece zıpkınla balık avına yasaklanmasına da karşıyız. Türkiye İstatistik Kurumu’nun araştırmasında bu balığın ticari avcılığının çok ciddi boyutlarda yapıldığını görüyoruz. 2011’de Lahoz 650, Orfoz 70 ton ticari olarak avlandı. Olta ile de çok kolay avlanıyor. Dernek olarak UICN kırmızı listesinde olan bu canlının avının her türlü avcılığa yasaklanmasını destekliyoruz” dedi.
İnsandan kaçmaz avlanması çok kolay
Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi’nden Doç. Dr. Vahdet Ünal ise, orfozun insandan kaçmadığını ve sevecen tavırlarıyla yaklaştığı için kolayca av olduğunu vurguladı. Ünal, “ Sualtı avcıları adeta ağaçtan elma toplar gibi büyük bir rahatlıkla avlanır. Önlem alınmazsa balık stokları çökene kadar devam eder, bu durum hem ekosisteme hem de geleneksel balıkçılara büyük zarar verir. Bakanlığın her amatör avcıya günde bir adet orfoz vurma izni vermesi bilimsellikten uzak bir karar. Avlamayın ve yemeyin” dedi.
Hem erkek hem dişi balık Orfoz:
Harem kuruyor, 50 yaşına kadar ekosistemin parçası
Sularımızda yaşayan en ilginç balıklardan olan orfoz çok fazla üreyemiyor. 5 yaşına kadar(43 cm) cinsiyeti olmayan orfoz, dişi olarak ortalama 12 yıl yaşıyor. En geç 16 yaşında(80-85 cm) ise erkek olarak yaşamını sürdüren orfoz, en genç 5 yaşındaki dişileri bularak neslini devam ettirmek zorunda. Bir erkek etrafında çok sayıdaki dişiyle çiftleşiyor, kendi alanlarını oluşturup yaşamlarını sürdürmeye çalışıyor. Ancak gerek ticari gerekse amatör avcılar hatta tüketiciler tarafından yoğun talep gören orfoz denizlerimizde hızla azalıyor. 50 yaşına kadar ekosistemde kalabilen orfozun 150 cm boy ve 60 kg’a ulaştığı kaydedilmiştir. Erkek birey çok daha az görülüyor. Bu nedenle üreme çok az gerçekleşiyor. Çok sevecen ve meraklı olan, dalgıçların ve zıpkıncıların yanına gelerek adeta oynayan orfoz hızlı yüzmesine rağmen kaçmıyor. Sualtı fotoğrafçılarına poz verecek kadar sıcakkanlı olan balık saklandığı kayalıklarda iri gövdesi ve desenli yapısıyla kolayca görülebiliyor. Zıpkıncıların avladığı orfozların büyük çoğunluğunun 45 cm’nin altında olan balıklar olduğu biliniyor. Akrabası olan lahos balığı da benzer özellikler gösteriyor.
Gökhan Karakaş {Milliyet}