Dalış tutkunları için bu yazımda bir rekortmen nasıl olunur? Nasıl yaşantısı olur? Sporcu ahlakı nasıl olmalıdır? İle ilgili REKORA GİDEN YOL ile ilgili konulardan bahsetmek istiyorum.
Öncelikle bir spor branşında rekor kırmak çok zordur özelliklede Dünya Rekoru kırmak. Ben her zaman antrenmanlarımı kendi maksimum seviyeme göre yapmış ve tek rakibimin kendimin olduğumu da düşünerek yarışmalara katılıyorum.
Elbette ki diğer rakiplerinizin yaptığı dereceler sizi tetikler. Fakat kalkıp ta hayatımda dalamayacağım metreler için rekor denemesi yapmaya kalkmam yada hedef koymam. Örneğin şuan bayanlarda dikey dalış Dünya rekoru yani orijinal ismi ile Constant Weight (CWT) 101 METRE ile Rus Natalia MOLCHANOVA’ya ait. http://www.aida-international.org/
Bu branş yılların emeğini isteyen ve 3-5 ayda bir çalışma ile yapılabilecek bir metre değil. Bu nedenle bunun için önce kapasite sonra yılların birikimi gerekli. Ben dikey dalışta 60 metrelere çok rahat ulaşmış bir sporcu olarak 70-80 metrelere 3-4 aylık çalışma ile ulaşabilirim fakat 90 metre üzerine ulaşmam için en az 1 yıl 2 yıl sadece dikey dalış antrenmanları yapmam gerekir. O nedenle kalkıp ta 102 metre rekor denemesi yapıcam diye ortalıkta gezmem sadece insanların manevi ve Milli değerlerini kullanarak onların benim bu rekoru kırmam için beklentide olmalarını beklemem anlamından başka hiçbir şey sağlamaz.
Bu bağlamda rekor denemeleri mantıklı hedefler koyularak ve bilinçli bir şekilde profesyoneller ile çalışılıp büyük bir ekiple yapılacak ve önemli sponsorların da desteklemesi gerektiği organizasyonlardır. Ve bu rekor denemesi için en önemli bir etkende bunun pskolojisini kaldırabilecek kapasitede olmanız gerekmektedir. Bunu içinde dünya ve Avrupa şampiyonalarında elde ettiğiniğz dereceler çok önemlidir. Serbest dalış Dünya ve Avrupa derecelerinde derece almanız rekor denemeleri için bir basamak teşkil eder.
Elit bir sporcu yaşantısı ile de örnek olmalı. Haftanın bir günü mutlaka dinlenmeli diğer günler disiplinli bir şekilde düzenli uyku ve beslenme ile antrenmanlarını yapmalı. Düzen çok önemli performansı bire bir etkiler.
Sporcu ahlakından bahsetmek gerekir ise; Bence bir sporcu ahlaklı değil ise, isterse Dünya Rekortmeni olsun benim için hiçbir şey ifade etmez ve başarısı da gözümde sıfırdır. Size çok güzel bir anımı anlatayım.
2008 yılında Antalya da ki Serbest Dalış Avrupa Şampiyonasında Küp Apnea Dalında rekor denemesi esnasında 140 metre yaptıktan sonra hafif bir bilinç kaybı yaşayarak kural gereği diskalifiye oldum ve yarışma 1. Gün benim için bitmiş oldu. Hâlbuki iki hafta önce Dünya rekortmeni milli takım, antrenman arkadaşım ve aile dostumuz olan sevgili dostum Devrim Cenk ULUSOY ile birlikte yaptığımız antrenmanda 140 metreden Devrime “seni nasıl geçtim” diyerek yumruk havada çok rahat çıkmıştım. Burada okuyucularımız devrimi geçtiğimi sakın düşünmesin bende 5 dakika sonra 170 metreden de o çok rahat çıktı. Biz birbirimizden destek ve hırs ile iyi bir takım oluşturduk ve rekorlarımızda birbirimize katkımız çoktur. Buradan da şuan KAŞ’ta rekor hazırlıkları yapan arkdaşıma da başarılar diliyorum.
Her neyse konumuzdan fazla sapmadan ben diskalifiye olunca federasyon başkanımız ve milli takım antrenörümüzden de izin alarak kamptan ayrılıp kafamı dinlemeye Bodruma gitmek için eşyalarımı topladım. Bu arda lobide İtalyan sporcu ve milli takım fotoğrafçısı Stefano TOVAGLİERİ benim sualtında video ve resimlerimi çekmek istediğini benim İtalyada çok ünlü olduğumu dergilerde haberlerimin çıktığını söyledi ve elindeki benim İtalya da haberlerimin ve başarılarımın olduğu dergileri gösterdi. Ayrıca dünyada en iyi rakiplerimden ve çok iyi arkadaşım Natalia BABİCH boynuma sarılarak ağlamaya başladı. Antrenörü aracılığı ile “benim gözümde burada şampiyon ve rekortmen sensin, çok üzgünüm lütfen gitme” dedi ve gözyaşlarını tutamıyordu. Ama ben gitmek istedim ve vedalaşıp ayrıldık.
Ertesi gün finallerde Natalia da dâhil olmak üzere Dünyanın en iyi 3-4 sporcusu diskalifiye oldu. Natalia 2007 yılında benim 184,22 metre ile Dünya 2.si olduğum yarışta 195 metre ile dünya 1.si olmuştu. Benim en büyük rakibim ama benim en iyi arkadaşlarımdan. O gerçek bir centilmen. Etrafımızda bulunan kişilerin örnek alması gereken güzel bir dostluk ve centilmenlik örneği.
Son olarak demek istediğim bir şey daha var bazı insanlar ne kadar çalışsa da kapasiteleri özellikle Serbest Dalış için daha da geçerli Rekor kıramazlar; çünkü insanın bazı sınırları vardır bunu aşmaya çalışırsanız sonu maalesef üzücü olabilir. Bu nedenle sınırları bilmekte profesyonelliktir. Bu nedenle de bilim adamlarının da kanıtladığı gibi REKORTMEN OLUNMAZ REKORTMEN DOĞULUR.
Derya Can Pamuk
Rekortmenler yaratan rekorlar kırdıran topic öncelikle genç yaşta sporcuyu iyi antrenere eden baş antrenörlerdir. Sonrasında sporcular dereceler almaya ve kendilerini fark etmeye başlarlar. Daha sonrasında antrenörü ile daha iyi bir takım ruhu oluşturur ve rekora giden metreleri arttırmada ortak çalışma yapar. VE daha daha sonrasında sporcu iyi antrenman ve planlama ile (uyku, beslenme ve düzenli antrenman) eğer kondisyonel durumu da sürekli ilerlemeye izin veriyorsa rekorlar kırar. Peki şimdi nasıl düşünüyoruz?
Rekortmenleri öncelikle ANTRENÖRLER TETİKLER. BU NEDENLE DE EN İYİ ANTRENÖR EN İYİ REKORA ULAŞMANI SAĞLAR.
Rekortmen doğanlar vardır. Elbette ki, ama %99’nun başında iyi antrenör yönlendirmesi vardır. Bu nedenle o söze çok fazla katılamıyorum derya.
REKORTMENLER HER ZAMAN BAŞLARINDAKİ MÜKEMMEL ANTRENÖRLER İLE HAYATTADIRLAR!
Dalış hayatında masmavi başarılar dilerim, çok iyi gidiyorsunuz hepiniz. Kutlarım. böyle devam. Sabit ağırlık dönsün geri gelicez merak etmeyin 🙂
Barış
Barış iyi dileklerin için çok teşekkürler.
Ayrıca “rekortmen olunmaz rekortmen doğulur” diye söylenmiş sözü ben söylemedim.Bunu spor bilim adamları demişler.
O nedenle bilimsel söylenmiş sözede hepimiz bence inanmalıyız diye düşünüyorum.
Antrenörlük konusu çok ayrı bir konu arkadaşım.
En derinlerde görüşürüz;)
Sevgiler.
Merhabalar .Öncelikle kendim Dalışla ilgilenmiyorum.Zaten fırsatımda olmadı.Sadece biyolojiye mereklı biri olarak şöyle söyleyeyim.Barış isimli arkadaşın söyledikleri bence daha doğru.Rekortmen doğulmaz.Anca
ilgili spora genetik yatkınlık olabilir.Hiç bir rekortmen anasının karnında bir anda rekor kırmadı.Şunuda açıkça söyleyeyim rekortmenler belki fizyolojik değerleri normal insanlardan değişik olabilir ama unutmayalımki normal kişilerinde fizyolojisi değişebilir.Mesela Hint yogilerinin inanılmaz fizyolojisi vardır.Hatta bir arkadaş Hindistanda bir yoginin en az 10 dk nefes tutabildiğine şahit olmuştur.Ama bu seviyeye ulaşmak için yıllarca uğraşmıştır.
Bir de sporcular şöyle demeseler daha iyi olur.Bizim yeteneğimiz doğuştan vs.Bu işe gönül verecek kişilerin şevkide kırılıyor.Yoksa Derya Hanımın anatomik olarak normal insanlardan bir farkı yokki doğuştan rekortmen olsun.Ben öyle üstün bir yapı kendisinde göremedim
Mustafa bey.
Öncelikle “rekortmen olunmaz rekortmen doğulur” sözüne katılırsınız katılmzsınız bu sizin düşünceniz. saygı duyuyorum.
Ama sizden de yogiler değilde sizi Dünyada temsil eden ve birçok rekor kıran bir milli sporcuyu yermek küçümsemek yerine gurur duyup desteklemenizi tercih eder ve beklerdim.Tabi Türk iseniz.
saygılar.
ewet belkide bi söz ama bu kadar takılmak çok yanlış. yazıdaki sadece bi yeri çekip alıyoruz buda art niyet bence.eski bi sporcu olarak we dewamlı hawuzda şuanda bu sporcuları izleyen biri olarak deryacım senin azmine hayranım.sporda küskünlükler ara wermeler çok oluyo malesef.ama sen werdiğin araların oğlun için feda ettin türkiyede bu sporla ilgilenen kişiler senin kadar profosyonel olabilselerdi eğer su altı sporlarında çok daha güzel başarılarımız olurdu.ben üstün bi yapıyı sende görememiş arkadaşa tek şunu demek istiyorum doğum yapmış bir kişi wede kaç sene bu işe ara wermek zorunda kalmış bi kişi hala türkiye birincisi umarım anlamıştır.sewgiler…
Merhaba Derya hanım.Başarılarınızın devamını dilerim.Yazınızı gördüm.Bende fikrimi söylemek isterim.Bahsettiğiniz konuyu bilimadamları inceliyorlar.Buna benzer haberleri bende okumuştum.Bazı rekortmenlerin (hepsi değil) doğuştan gelen özellikleri avantaj sağladığından bahsediyor.Bence de doğru.Sizde de böyle bir avantaj olabilir.Ama dalış konusunda ise adaptasyondan dolayı insan fizyolojisi değişebiliyor.Yani nekadar çok adepte olursanız okadar başarılı olursunuz bence.Bir sürü faktör olabilir.
Bence en iyisi Sizinle birlikte Devrim bey,Şahika hanım gibi rekortmenlerin spor hekimleri tarafından anatomik,fizyolojik yapılarının incelenmesi daha sağlıklı olur.Hemde sizden sonra gelen gençlere yardımcı olmuş olursunuz.
İyi çalışmalar