18 Ekim 2014 Cumartesi

– RECEP YAVUZ – ANTALYA
TURİZM YAZARI-
NBK Turizm Genel Müdürü

PASTIRMA YİYEREK GEZİLEN FUAR
Sadece pastırma da değil karşı reyondan uzatılan peyniri de içine sar ye… Az ötede çay ve üzerine baklava var, neredeyse zorla tıkıyorlar adamın ağzına…

Nefis kokuların, mükemmel lezzetlerin rengarenk harmonisi karşılıyor seni kapıda. Adımını atar atmaz içerideki kokular seni yönlendiriyor. Yoğurttan, helvaya, pestilden, nar ekşisine Anadolu’nun tatları ayağına geliyor. Neyi tadıp, ne alacağını şaşırıyorsun. Hem Anadolu hem de Anadolu’nun sıcak insanlarını yaşıyorsun iliklerine kadar. Hele bir Burdurlu Kaparici teyze var mutlaka tanımalı, Kapari kökünün yer altındaki macerasını ondan dinlemesin.

Markette yüzüne bakmadığın kapariden bir turşu yapmış, üç öğün aralıksız yersin… Antepliler yıkıp geçiriyorlar fuarı, fıstıktan baklavaya‚ ” fuarın kralı biziz ” diyorlar. Karadenizliler altında kalır mı? Çeşit çeşit peynirle başını döndürüyorlar insanın… Kars, Hatay, Çorum, Kayseri kıyasıya yarışıyor birbiri ile… Kiminin mutfağı, kiminin el sanatları… Anadolu’nun zenginliği bakmakla, tatmakla bitmiyor…

İşte böyle bir fuar Yörex. Türkiye’yi ayağına getiriyor her sene. Üstüne üstlük Avrupa da en ucuz fuar için 40-50 Avro öderken, Dünyanın en ilginç ve renkli fuarlarından biri olan Yörex ücretsiz… Kapılar 4 gün boyunca herkese açık….

Sadece yiyip içip gezmiyorsun, dostluklar kurup, iş bağlayabiliyorsun. Siparişler alıp, siparişler veriyorsun… Bir de Anadolu tüccarlığını öğreniyorsun. Geçen sene Kayserili pastırmacı bir kağıda yazıp reyonuna yapıştırmıştı; araba ile takas edilir’. Daha güzel, daha akılda kalıcı bir tanıtım olabilir mi?