Dünya kongre organizatörleri için devletlerarası resmi kongrelerin yeri ayrıdır.
Güvenliğin en yüksek seviyelerde tutulduğu G20 bunların içinde en zor olanıdır.
Onuncu G20 Antalya’da yapıldı.
Toplam 33 ülkeden resmi delege ağırlandı.
G20 zirvesinin kesin analizi yapıldığında tam rakamlar ortaya çıkacaktır.
Çıkan rakamların büyüklüğü maddi olarak nerelere varır bilemiyorum.
Günlerdir otel konaklamaları üzerinde bir yığın spekülasyon yapıldı.
Delegelerin harcadığı rakamları hesaplayanlar, o delegelerin her birinin ulaşım giderlerini hesaplamamışlardır.
Hele hesaplanamayan ve de gündeme bile gelmeyeceğini düşündüğüm bir konu da; karbon salınımı ile doğaya verilen zarardır.
Zaten bu toplantının gündemindeki çevre ile ilgili konular pek gündem oluşturmadı.
Ben her kongrede, uluslararası toplantılarda hatta her etkinlik sonunda yapılan ölçümler içinde en önem verdiğim, ölçümü çok zor olan ama ulaştığı noktaları tespit edebildiğiniz PR tanıtımıdır.
Normal haber akışı içinde G20 Antalya’nın ulaştığı 33 delege ülkenin görsel ve yazılı medyasıdır.
Bu ülkeler dünya ekonomisin %90 temsil ettiğine göre haberin hem ekonomi boyotu hem de destinasyon merakı onlara erişmiş oluyor.
Antalya bir kent olarak bilenler ve bilmeyenler üzerinde nasıl bir imaj oluşturmuştur?
Önce cevabı Antalya’yı bilenler, ziyaret etmişler üzerinden sürelim; Evet ben Antalya’da tatil yapmıştım. Güvenle tatil yaptığım yerdi demek onun için orayı tercih etmişler.
Antalya doğru seçim olmuş.
Organizasyon da çok kaliteli görünüyor biz oradayken de öyleydi. Eeee bu yıl da Antalya’ya gidelim.
Antalya’yı yeni duyanlar için ilk yapılacak şey haritada yerinin bulunması, parlak güneşin bu mevsimde orada olması merakı daha da arttırmıştır.
Gelsin araştırma motorlarında tatil seçenekleri.
Madem G20 orada yapılmış her şeyden önce güvenli ve huzurlu bir kent olmalı.
Bu yazdıklarımı detaylandırmak, hikâyeler üretmek gerekmiyor.
Onlar hep yaşanacak ve biz bu hikâyeleri gelenlerden dinleyecek ve öğreneceğiz.
Antalya’nın genel tanınırlığına, bilinirliğine G20 katkısı tartışmasız çok büyük olacaktır.
Özellikle bu katkı yıllar içinde daha iyi anlaşılacaktır.
Hemen küçük bir örnek Singapapur Devlet Başkanı Lee Loong’un tweeter hesabından paylaştığı Belek fotoğrafları kimbilir ne etkiler yapacaktır?
Antalya’ya G20 katkısı genel Türkiye imajına kazandırdığı olumlu katkıdan ayrılamaz.
Onuncu G20’ye damgasını vuran Paris terörü sonuç raporlarına girdi ama Antalya imajına olumsuz etki yapmamıştır.
Tam tersi tüm liderlerin uluslararası terörü “din, dil, irk farklılığı gözetmeksizin” lanetlemeleri ile tarihe kayıt düşülmüştür.
Bu kararlı tavır ekonomik plan ve kaygıların tamamen önüne geçerek Antalya’dan dünyaya haykırılmıştır.
Gelelim organizasyon açısından söyleyeceklerime.
Böyle önemli ve seçkinci organizasyonun alt yapısı olan konaklama, ulaşım, servis ve organizasyon kabiliyeti Antalya’da yerini buldu.
Bu organizasyon Türkiye’nin başka kentinde tabi ki yapılabilirdi ama çok açık söylüyorum mutlaka bir tarafı eksik kalırdı.
Eksik kalacak olan doğa, güneşi ilave olarak da söylemem gerekir.
2014 yılında Avustralya’nın Birisbane Kentinde yapılan G20 konusunda, ICCA Uluslararası Kongre Organizatörleri Birliği son kongresinde tecrübelerini paylaşırken söyledikleri son cümle;
G20 KONGRESİNİ YAPTIYSANIZ BAŞKA BÜTÜN KONGRELERİ YAPARSINIZ!
Antalya G20 başarısı uzun yıllar Antalya’ya da Türkiye’ye de güzel referans olacaktır.
Devletin tüm olanakları, alt yapı yatırımlarıyla da desteklenerek büyük bir değişim anlayışıyla başarılmıştır.
Karar aşamasından son dakikaya kadar bu konuda emek veren herkes bu başarıda payı vardır.
Gurur duyarken bunları unutmamak gerekir.
NİZAMETTİN ŞEN
Kaynak: Turizm Gazetesi