13-21 Şubat tarihleri arasında düzenlenen ve karada gerçekleştirilen dünyanın ikinci en büyük fuarı CNR Avrasya Boat Show’a 130 bin deniz sever ziyarette bulundu.
Deniz tutkunlarının merakla beklediği 13-21 Şubat arasında gerçekleşen “CNR Avrasya Boat Show-Uluslararası Deniz Araçları, Ekipmanları ve Aksesuarları Fuarı” görkemli bir şekilde sona erdi.
CNR Holding Kuruluşlarından Pozitif Fuarcılık tarafından, Deniz Endüstrisini ve Denizciliği Geliştirme Derneği (DENTUR) desteğinde düzenlenen fuara, Uluslararası Boat Show Organizatörleri Federasyonu (IFBSO) da destek verdi. Karada gerçekleştirilen dünyanın 2’nci büyük tekne ve yat fuarı olan Avrasya Boat Show, CNR EXPO Yeşilköy’de binin üzerinde uluslararası markanın katılımı ile gerçekleştirildi.
Türk denizcilik sektörünü, yatırımcıları, tasarımcıları ve deniz meraklılarını ilk kez 2007 yılında, 5 bin metrekare alanda buluşturan CNR Avrasya Boat Show, 9 yılın ardından 2016 yılında 85 bin metrekare gibi rekor bir hacimle kapılarını açtı. Kendi alanında en iyisini hedefleyip hem marka tanıtımı yapmayı hem de CNR Avrasya Boat Show’a özel yat ve teknelerin daha uygun ve diğer seçeneklerle karşılaştırıp daha iyisini bir çatı altında toplayan fuar bu yıl da göz doldurdu.
Dünya üzerindeki genel kriz tekne satışlarını etkiledi
Denizhaber.TV mikrofonlarına konuyla ilgili bilgi veren Moonday Yatçılık Yönetim Kurulu Üyesi Burak İşcan ihracat rakamlarının eskiye oranla düştüğünü söyleyerek daha çok Türkiye ağırlıklı satışların devam ettiğini belirtti. Fuar beklentilerini yüksek tutmadıklarını söyleyen Burak İşcan şöyle konuştu; “Fuar beklentilerimizi uzun yıllardır çok yüksek tutmuyoruz. Çünkü genel ortamdan kaynaklanan bir düşüş var. Beklentiyi yüksek tutmadığımız zaman mutlu oluyoruz. Ancak bir 10 sene öncesi gibi satışlar yok. Böyle bir piyasa ne yazık ki kalmadı. Bir ara bir yükselme trendi piyasadaki orta düzey insanların artmasından dolayı vardı. Herkes teknelerini alıyordu; ancak yaşanan genel krizden sonra tekne alımları ikinci plana düştü.”
Her kesime hitap edebilecek tekneler fuarda yer aldı
Türk denizcilik sektörü yatırımcıları, tasarımcıları her yıl olduğu gibi bu yıl da her kullanıcıya hitap edebilmek adına ödeme taksitlendirme gibi alternatif satış olanakları sundu. Taksit alımlarında alt sınıfa da hitap edilebildiğini söyleyen Moonday Yatçılık Yönetim Kurulu Üyesi Burak İşcan konuşmasını şöyle sürdürdü; “Tek seferde insanlardan bu kadar büyük parayı beklemenin gerçekçi bir yanı yok. O zaman satışlarımız daha çok azalır. Biz çok eski bir firma olduğumuz için satış yapalım para kazanalım anlayışında değil, insanları ne kadar çok denizin içine atabilirsek o kadar mutlu oluruz anlayışındayız. İnsanlar en küçüğünden başlayıp zamanla alışıp daha büyüğünü alıyor zaten. O keyfi yaşayınca bir daha geri dönemiyorsunuz.”
Türk üretici olmak büyük avantaj
Kendi ülkesinde satış yapmanın büyük avantaj olduğunu kaydeden Moonday Yatçılık Yönetim Kurulu Üyesi Burak İşcan şu ifadeleri kullandı; “Türk üretici olmanın avantajlarını kullanıyoruz. Kendi ülkemizdeyiz, şu anda bizim fiyatlarımız yurt dışı tekliflerinin kalite olarak değil yalnızca fiyat olarak çok altında. Bunun temel nedenlerinden biri, Türk lirasının euro ve dolar karşısındaki düşüklüğünden kaynaklı.”
Türkiye’ye özgü tasarımlar geniş yer kaplıyor
Her ülkenin deniz kültürü ve denizinin farklı olmasının üretilen yat ve tekneleri büyük oranda değiştirdiğini dile getiren Burak İşcan sözlerini şöyle tamamladı; “Her ülkenin deniz kültürü ve denizi farklıdır, iklim şartları da bunda etkli rol oynamaktadır. Örneğin kuzeydeki deniz Türkiye’dekinden farklıdır. Orada kar da yağsa insanlar denize çıkıyor Türkiye’de böyle değil. Türkiye’de sadece yazın denize çıkılıyor. Yaz denizi dalgalı olduğu için ona göre bir tasarımımız var. Kuzey ülkesi insanları tekne bakımı yapmayı seviyor ve bunu bir hobi olarak görüyor. Onun için tekneler daha çok ahşap ağırlıklı yapılıyor. Türkiye’de tekne bakımı çok önemsenmediği için tamamen polyester tekneler daha çok satılıyor. Kullanım şartlarına göre de değişme yaşanıyor. Türkiye’de kuzeyden daha çok balık tutulduğu için kuzeyde hiçbir gemiye livar takılmazken burada mecburen livar takıyoruz. Böylelikle her kültüre göre bir ayarlama yapmış oluyoruz.”
Haber: Tuğba YILMAZ
