BULENT BEK YAZDİ: DOGRU TURSAB BASKANİ SECME TARİFİ

08 Eylül 2015 Salı

Bülent BEK
Travel Terminal Genel Müdürü
TURGÖN Platformu Üyesi

Doğru Tursab Başkanı Seçme Tarifi 🙂

Değerli Meslekdaşlarım,
Son günlerde Tursab seçimleri hazırlık çalışması kapsamında değerli adayların çeşitli açıklamalarını bizlere yansıyan haliyle, hep birlikte okuyor ve neredeyse aşık atışması kıvamında laf didişmesinin bir an önce sonlanmasını bekliyoruz.

Bitmesini bekliyoruz çünkü; bu şekilde karşılıklı atışmalar ile yol alınmasının mümkün olmadığını gayet net biliyoruz. Şahsen kendi adıma ; üç adaya da canı gönülden başarı dilemekle beraber, artık neyi nasıl yapacaklarını, açık açık bizlere iletmelerini, projelerini açıklamalarını rica ediyorum. Önümüzdeki 3 aylık kısacık süreçte komplo teorileri, kısır tartışmalar, karşılıklı aşağılamalar yerine, bize yakışan şekilde Tüm Seyahat Acentalarını doğru ve net olarak bilgilendirmelerini, tartışacak inceleyecek zaman yaratmalarını rica ediyorum.

Öncelikle şunu açıkça belirtebilirim, şu ana kadar başkanlık adaylığını açıklayan Emin Çakmak Bey ve Başaran Ulusoy’un ekibinden Çetin Gürcün ve Davut Günaydın beyler ile karşılıklı görüşme ve fikir alışverişinde bulunma imkanım oldu. Firuz bey’i de Tursab tan daha önce kısa görüşmelerimden sınırlı şekilde tanıyor ve biliyorum.

Firuz bey ile bu son dönemde karşılıklı fikir alışverişim veya karşılaşmam hiç olmadı belki CEO olmadığım içindir, O yüzden düşüncelerini detaylı bilemiyorum ama basın açıklamasından aldığım izlenim; benim ve benim gibi düşünen birçok meslekdaşımın yazdığı söylediği konuların çoğunun altını çizmesinden, belirli bir idrak çizgisine ulaştığı bellidir. Bu idrakı görmekten, memnuniyet duyduğumu özellikle belirtmek istiyorum. Yani Seyahat Acentalığı Sorunlarına ve Sektöre Hoşgeldiniz Firuz bey diyebilirim. Kendisi son derece espiritüel, belirli bir ciddiyette, sakin, soğukkanlı, ne dediğini iyi ifade edebilen, hitabet ve ikna gücü yüksek bir meslekdaşımız. Tursab da duruşuyla, karizmasıyla beğendiğim bir yöneticimiz olduğunu belirtebilirim. Tek sıkıntı sorunlarımıza çok uzaktı, ama şimdi yaklaşmış ne güzel olmuş.

Sayın Gürcün ve Günaydın ile yaptığım toplantıdan edindiğim izlenim ise ; sanıyorum bu seçimde Başaran Ulusoy yönetime daha fazla sorumluluk ve yetki yükleyecek bir yapılanmaya geçmiş gibi. Sayın Ulusoy seçilirse basının önünde onun olduğu arka planda ilk defa yönetim kurulunun insitayif kullanabileceği öne çıkacağı bir model sanki kullanılacak gibi bir izlenim edindim. Umarım doğru anlamışımdır, olmayan bir şeyi söylemek istemem. Sayın Gürcün ve Günaydın bu yönde hareketle sorumluluk almış ve can hıraş ellerini taşın altına sokarak bu dönemi belirli bir icraat çizgisi ile kapatma uğraşı içindeler. Sorunların farkındalar ve birçok görüşmeler içerisinde olduklarını iletiyorlar. Henüz kendileri beyan etmedikleri için buradan açıklamamın doğru olmayacağı bazı işlem ve projeleri olduğunu söyleyebilirim. Umarım bana ilettikleri süreçleri ve çalışmaları seçimlere kadar tamamlayabilirler. Keyifli bir toplantıydı son derece hürmetle ve saygıyla ayrıldık.

Sayın Emin Çakmak bey ile birçok görüşmem ve fikir alışverişim oldu, yüzyüze ve telefonla defalarca bir çok konuda konuştuk. Ben bu meslekten bu kadar dertli bir insan daha görmedim 🙂 Türkiye’nin her noktasından iletilmiş sorun ve sıkıntıları çözmeyi kendine destur edinmiş bir idealist çizgisinde. Kendisinin en sevdiğim özelliği her türlü görüşü dinlemesi ve faydalanabilmesi. Egoları yok, sizinle görüşmesini üst perdeden değil sizin hizanızdan yapıyor. Son derece keyifli, ciddi bir sektörel tecrübede, birçok konuyu araştırmış, samimi ve karşısındakinin görüşlerinden faydalanan beslenen bir yapısı var. Tüm sektörel sorunlara hakim hatta bir dokunuyorsun bin ah işitiyorsun durumunda 🙂

Yani özetle Adayların hepsi içimizden, bizden, hepsi meslekdaşımız, hepsi acenta, hepsi sorunlu, hepsi dinlesen bilgili, konusuna hakim, keyifli, hepsi bunu ben çözerim diyor… Yani biz ; hepsini birden sevip, en çok ikna olduğumuz birini seçemez miyiz… İlla herkes nefret edene kadar birilerine küfür edip, diğerinin ise başını oksayıp göğsümüze bastıracak kadar içselleştirip mi Başkan seçmemiz gerekiyor… Hangi manyak akıl böyle bir hissiyatı sektöre pompalıyor bilmiyorum ama son yılların seçim tarzı bu oldu. ”Ben seviyorum sende seveceksin ulaynnn” Kadir İnanır’ın Türk Filmlerinden çıkmış repliği mantığıyla bir seçim olur mu? Platformlarda yazışmalar bile bu yöne doğru gidiyor. Bu Fanatizm havasının sektörümüz adına geçmişte de günümüzde de doğru bir durum olmadığının özellikle altını çizmek isterim…

Tamam çıkar beklentisi olanların sektör içerisinde her fırsatta belirli bir YALAK çizgisinde hareket etmesi doğaldır. Onların mizacı bu zaten, bu kişiler restoranda yanındakinden tuzluk bile istese YALAK Modundan çıkamıyor ne yapalım Onu da Öyle Kabul ediyoruz. Hatta komik tarafı tüm başkan adaylarına sorsanız Sektördeki YALAKLARI Sayar mısınız deseniz, belki de hepsi TAM liste sayar. Yani onlar da görüyor merak etmeyin 🙂 Ama Fanatizm taraftar topluluğu başka bir tehlikedir ve doğru bir amaca hizmet etmeyeceği açıktır. Fanatizm akıl yürütmenin önüne geçer ve doğru giden bir hareketi, tüm yönetimi zehirler, kör eder. Biraz da bu seçimleri bu yönde değerlendirmenizi rica ederim.

Hiçbir adayı öne çıkarmadan veya geriye düşürmeden her biri için ayrı ayrı olarak şunu söylemek istiyorum. Tüm adayların iyi niyetle kendi metodlarıyla Tursab ‘ı ve sektörümüzü bir yere getirme amacını taşıdıklarından zerre kadar şüphem olmadığını belirtmek isterim. Hepsi kendince, bilgilerince bu meslek için birşeyler yapmak istiyorlar, bunu yapabilecek sektör tecrübesinden geçmiş kişiler ve Turizmin içinde faaliyet gösteriyorlar. Fakat bizim kendilerini ve amaçlarını daha iyi etüd edebilmemiz için daha fazlası gerekiyor. Başkan adaylarının ve Yönetim Kurullarının bizlerin doğru tercih yapabileceği bilgi alma zemini ve imkanlarını sunmaları gerekmektedir. Bu zor zamanların nasıl aşılacağı, sorunların nasıl çözüleceği ve geleceğe umut verecek yeni projelerin nasıl gerçekleşeceği konusunda bir yol haritasını AÇIK ve NET olarak önümüze koymalarını önemle rica ederim.

Türkiye’de ve Dünyada seyahat endüstrisi durağan ve sabit değildir, bilinmeyen bir yöne doğru ve süprizlere açık bir şekilde değişkenlik gösterir. Geçmişte kazanç getirenler bugün zarar, o gün hiç olmayanlar bugün var, O günlerde var olanlar bugün yok olmuştur. Kısacası son 20 yılda Turizm fersah fersah mesafe kaydetmiştir. Sayın Başaran Ulusoy’un 18 yıl önce atak yaparak belli projeler ortaya koyarak seçilmesinden bu güne o zaman sorun olarak görülenler sayın başkan tarafından giderilmiş ya da zaten tedavülden kalkmıştır. Fakat aradan geçen 18 yılda bu sefer günümüz Seyahat Sektörü başka bir noktaya evrilmiştir.

Şimdi artık 18 yıl öncesinin sorunları değil, bugünün bambaşka sorunları masada yatmaktadır. Geçmiş yönetim kurullarına ve yapılan her şeye saygı duymakla, teşekkür etmekle birlikte bugünün sorunlarının çözümüne dair daha somut şeyler duymak istediğimi kendi adıma ifade etmek isterim. Bu kadar girift, karmaşık ve kangren olmuş sorunların bu hale gelmesinde geçmiş yönetim kurullarının, üretilmeyen önlem ve projelerin payı olduğunu kabul etmelerini ve bütün bu sorunları çözecek iradeyi tüm adaylardan ayrı ayrı görmek istediğimi belirtmek isterim. Lütfen artık şunu kabul edelim geçmiş Muhalif – Yalaka / Sağcı – Solcu / Sakallı, Bıyıklı, Başkancı, Başkan Karşıtı KISIR TARTIŞMALAR bu sektörü ayrıştırmakta ve Birlik ruhuna zarar vermektedir.

Bu nedenle BİRLİK olamayışımızın yaşadığımız tüm bu sorunları körüklediğini de kabul edelim. Yani Çuvaldızı Tüm Seyahat Acentalarına veriyorum. Önce kendinize batırın lütfen, bugün yaşanan tüm sorunların bir sorumlusu da sizsiniz biziz… Şimdi iğneyi yönetime batırabilirsiniz…. Ey Değerli Yönetim Kurulu Üyeleri ve Adayları Neden Bizim BİR olmamızı engelliyorsunuz; Şu cu BU cu Beyin Yoksunu Kısır tartışmalarla….

Bu nedenle KISIR Tartışmalara hiç gerek yok…Çünkü MUTLAK Doğru diye birşey yoktur ve aramak yanlıştır, TOPLAM MUTABAKAT, AKLIN YOLUNU Bulmak vardır ve doğrusu da budur….

Şöyle bir örnek vermek gerekirse ; Sayın Ulusoy Tursab’a geldiğinde Tursab’ın ekonomik gücünü yetersiz bulmuş ve gelir getirecek bazı şirketler kurmuş. 18 yıl önce böyle bir eksiklik varmış ve o dönemde Tursab ‘ın bir sorunu olan Ekonomik sorunları yönetim kendince metodlarla çözmüş. Fakat bu seferde, özellikle de son yıllarda bu şirketlerin icraatları ve şeffaflığı konusunda Tursab ve sayın Ulusoy töhmet altında kalmış ve şu ana kadar biz acentaları aydınlatıcı şeffaf bir duruma bu konuyu getirememiştir. Sayın Ulusoy’a göre bu konuda acenteler gereksiz evham yapmaktadırlar ve bu konuda herşey olağandır. Sayın Bağlıkaya’ya göre bu şirketler amacı dışında faaliyet göstermektedir ve kapatılmalıdır. Sayın Çakmak’a göre gereklidir, işlevselliği kullanılmalı ama şeffaf ve denetlenebilir olmalıdır.

Şimdi Hangisi DOĞRU Hangisi Yanlış… Hadi diyelim Genel Kurulda sırf bu 3 açıklama yapıldı ve size denildi ki oy kullanın ne yaparsınız?

Bakınız bu kadar basit bir konuda bile Beyaz / Siyah gibi sen doğrusun sen yanlışsın demek imkansızdır. Aslında üçü de Yanlış, üçü de Doğrudur. Olay nereden ve nasıl baktığınız ile alakalıdır. Olması gereken ise Aklı Selim ve Ortak Aklı kullanıp, yanlışları ayıklayıp doğruya en yakın sonuca ulaşabilmektir. Biz seyahat acentalarına düşen de; doğru yolu ve beklentiyi 3 adaya birden gösterebilmektir. Burada olması gereken geçmiş kazanımları kaybedip döngüsel bir soruna yol açmadan Tursab ‘ın ekonomik gücünü bir şekilde korumasını sağlamak, şeffaf denetlenebilir bir yapıyı kurmak, amacı dışına çıkmasını engelleyerek tam tersine sektörün menfaatine faaliyetleri yapabilir halde tutabilmektir.

Bakın dördüncü bir görüş çıktı ortaya, işte bu ortak akıl ve bu görüş aslında üç fikrin doğruları 🙂 Bu Ortak Aklın Yürütülmesini sağlayacak demokratik ve sözü dinlenebilecek Şu’cu BU’cu diye ayıklanmayacak bir yapının kurulması, tüm adaylardan ve özellikle seçilecek başkandan benim en büyük talebimdir.. Bir Sektörün BEYİN TAKIMI en önemli kazanımıdır. Bir sektörün Beyin takımını, Düşünen beyinleri ayıklarsanız elde edeceğiniz tek şey TAKIM dır. O da artık ön takım mı olur arka takım mı olur bilemem ama nereye gideceği belli olmaz şarampolde bulursunuz kendinizi. O nedenle Tursab tüm sorunları çözmek için yola çıkacaksa bu seçimden sonra silahları gömüp beyin takımını kurması gerekmektedir.

Özetle; biz seyahat acentalarının değerli başkan adaylarının fikirlerini anlayabilmesi yorumlayabilmesi ve varsa küçük tefek hataları onları da bizim törpümüzden geçirebilmeleri için; AÇIK ve NET; Ne, Nasıl yapılacak, Nereye varılacak kısmına geçmelerini en azından benim gibi düşünen meslekdaşlarım adına rica ediyorum. Unutulmamalıdır ki; Başkan adayı ne kadar acenteyse bizde o kadar acenteyiz, biz ne kadar sorun yaşıyorsak o da o kadar sorun yaşıyor. Dolayısıyla bizimde bir tecrübemiz, beynimiz, fikrimiz var bundan faydalanmak her 3 adayında elindedir. Ben her birine elimden geldiğince iyi niyetle objektif düşüncelerimi iletirim. Buda bir meslek örgütü içinde gayet doğal ve olması gerekendir. Doğru ve yapıcı eleştiriler iyiye mükemmele götürür. Fikrim de Zikrim de budur… Benden de daha başkasını kimse beklemesin.

Sayın Emin Çakmak ‘ın seçim sonrası yapılması gerekenler konusunda daha atak olduğunu ve geçen seçim döneminde zaten hazır olan bazı düşüncelerini bu yıl güncelleyerek 2015 seçim beyannamesi adı altında ilan ettiğini biliyoruz. Fakat bu beyannamede yer alan bazı konularda bazı çekincelerim olduğunu, kafama yatmayan yönler bulunduğunu itiraf etmeliyim. Karşı karşıya geldiğimizde de kendisine bu konuları iletirim dikkate alacağından da eminim. Ama en azından bir adayımız tarafından üzerinde yorum yapabileceğimiz bir taslak beyanname açık bir şekilde bilgimize sunulmuştur. Bu durum diğer adaylarımız için de örnek teşkil etmelidir diye düşünüyorum. Sayın Emin Çakmak beyin de beyanname den sonra ikinci aşamaya yani Projeler aşamasına yakın zamanda geçmesini rica ediyorum.

Daha somut söylemem gerekirse ; Madde 63. ACENTALARIN ÖNEMİNİN VE GELİRLERİNİN ARTTIRILMASI SAĞLANACAKTIR.

Seyahat acentalarını gerçek işlerini yapar hale getirilerek ikinci işe ihtiyaçları olmaktan kurtaracağız. Acentaların iş güçlerini artırıcı ve yeni kaynaklar yaratıcı projeler geliştirdik. Artık acentaların kazançlarını artıracağız. Acentalar, ofisinin ve çalışanlarının giderini karşıladığı gibi mesleki saygınlıkları da artacaktır.

Bu madde gibi hepimizin gözü kapalı Tamam diyeceği ve hemen ardından, İyi de NASIL? diye soracağı maddelerin projeleriyle birlikte bizlere sunulması gerekmektedir. O halde Sayın Emin Beye soralım; NASIL ? 🙂

Diğer adaylarımız da seçim beyannamelerini açıkladıklarında tamamını objektif bir gözle inceleyip aklıma yatan yatmayan yönleriyle; isterlerse kendilerine, istemezlerse buradan meslekdaşlarıma aktaracağımdam emin olabilirsiniz. Geçen seçim döneminde Sayın Ulusoy’a bu yönde çok kızmış ve hiçbir proje öne sürmemesini hatta adayım bile dememesini eleştirmiştim. Gerçi hiçbir proje açıklamamasına rağmen yine kendisi seçilmişti 🙂 Ama ne yapalım bazı meslekdaşımız Proje vs. önemsemiyor, Yarının ne olacağına bakın yarından hareketle oy vermiyor. Geçmişe dönüp Vefa, Saygı, Bağlılık gibi konulardan hareket ediyor. Saygı duyuyorum herkesin bakış açısı farklıdır. Ama çok eminim ki; bu kriz ortamında bu yönde düşünen acenta sayısı epey azalacaktır. Zira bu dönem; Vefa ‘yı çorbaya banamayacak, Saygı ile maaş ödeyemeyecek, bağlılıkla Vergi borcunu kapatamayacak. Bu nedenle bu yönde düşünen acentalar da aynı benim düşünce çizgime gelmiş olacaklardır. Bu gözlemlerim doğrultusunda bu seçim döneminde tüm adayların sorun – proje ekseninde çözüm odaklı bir kampanyaya bir an önce girmelerini tavsiye ederim.

Tüm bu yazdılarım ışığında; Aday olan hiçbir başkan adayına ve hiçbir meslekdaşımıza kötü bir söz söyleme, hakaret etme, aşağılama hakkımız yok. Tüm adaylar bu meslek için kendilerini öne atmış ve ateşten gömleğe talip olmuş kişilerdir. Ama fikirlerini, projelerini ve neyi nasıl yapacaklarını sonuna kadar irdeleme, inceleme hakkımız var. Çünkü talip oldukları konu bizim geleceğimiz, ekmeğimiz, sermayemizdir. Bu nedenle sorgusuz sualsiz teslim edebileceğimiz bir konum değildir. Bu nedenle değerli adaylarımızın anlayış göstermelerini rica ederim.

Umarım tüm seyahat Acentaları ve Adaylar bu seçimde herşeyi, Mesleklerini, Geleceklerini daha fazla ciddiye alırlar. Yüksek bir katılımla geleceklerine karar verirler. Hem adaylar hem de acenteler bu seçimin siyasi bir seçim olmadığını ve bir mesleğin geleceği ile oynadıklarını daha iyi idrak ederler. İnşaat, Tekstil vs. bilimum yan işlerin gelirleriyle bir şekilde geçimlerini sağlayan bazı şirketler; tüm hayatını seyahat acentılığına yatırmış şirketlerin de olduğunu, bütün geçimlerini buradan elde etmeye çalışan acentaların daha hassas değerlendirdiklerini idrak eder ve saygı gösterirler.

Umarım Bazı Seyahat Acentası yöneticileri KARA AMBARLILAR DERNEĞİ”nde olduklarını sanarak ağız dolusu küfürler etmez, Genel Kurulda Adayların FIKRA ve ŞOVLARI, Gergin Atışmaları, KISIR TARTIŞMALARI değil ciddi ciddi Projeleri hakim olur…. Koridorlarda ” Vay be Bu proje harika ” tartışmaları konuşulur. Sanırım ben de yakın tarihli tartışmaların etkisinde kaldım, bir rüya görüyorum herhalde 🙂 Neyse daha uzatmaya gerek yok, yeni bir rüya tabiri tartışmasını da ben başlatmış olmayayım 🙂 Zaman ayıran ve okuyan tüm meslekdaşlarımın genel mesajı aldığı kanaatindeyim 🙂

Saygı ve Sevgilerimle…
Bülent BEK
Genel Müdür
Travel Terminal Seyahat Acentasi
( Tursab A-5268 )

Kaynak: turizmhaberleri.com

Bizi Sosyal Medyada Takip Edin !