BOGAZ TURU YAPMADAN ISTANBUL’DAN DONULMEZ

28 Temmuz 2015 Salı

NİLGÜN ATAR- turizmhaberleri.com
İSTANBUL GÜNLÜĞÜ-2

İstanbul’a gelip bir boğaz turu yapmadan dönen var mı?.. O halde listenizin en başına büyük harfler yazın:
1-O boğaz turu yapılmalı..!


Sergiler, yeme içmeler, gezmelerle dolu dolu geçen, günlük 15-20 bin adım attığımız Şehr-i İstanbul’da sıra o muhteşem boğaz turuna geldi. Kendimizi Kabataş İskelesi’ne attık; saat 20:30 ve bir masal kahramanı gibi Boğaziçi’nde süzülmeye, İstanbul’un kalbini dinlemeye, ruhuna dokunmaya hazırız.. ” Boğaz’da Yat Turu olmadan asla.. ” diyenlerdeniz. Yatın iskeleye yanaşması ile Budo iskelesinde bekleyenler hareketleniyor. Bosphorus Line ekibinden Melek hanım ve Ekrem bey ile tanışıyoruz ilk etapta.. Akşam yemeği için çok şık hazırlanan masalarımızdayız bir kaç adımda..

BOĞAZİÇİ KARDEŞLİĞİ…..
Etrafımıza bakıyoruz; İngiliz, İranlı, Hintli, Arap, Amerikalı, Rus, Çinli, Japon aklınıza gelebilecek her ülkeden insanın buluşma yeri Bosphorus Line.. Ve de herkes tek bir dünya ülkesinin ortak vatandaşı gibi burada. Boğaz’ın ortasında tüm sınırlar kalkmış durumda.. Boğaziçi kardeşliği… İran’dan gelen kalabalık aile ile iyice kaynaşan Ayşecan Hizmet sosyal medya adreslerini topluyor… Dönüş servisinde aynı aile ile Taksim”e kadar Arapça şarkılarına eşlik ettik, çok neşeli bir gruptu ve Boğaziçi’ne hayran kaldıklarını anlattılar durmadan.

Kibarlıkları, kusursuz servisleri ile dikkat çeken Bosphorus Line ekibi mükemmeldi. Yemeklerin lezzeti kadar eğlence programında zengin kültürümüz başarıyla yansıtıldı. Trakya, Ege, Akdeniz, Karadeniz, Kafkas bölgesi folklor gösterileri, Aşuk Maşuk, kına gecesi, Roman dansları büyük ilgi çekti. Amerikalı dansöz ise oryantal dansın tüm ustalığını sergiledi.

BİR DÜNYA SANATÇISI HASAN AKİ….
Sıra Hasan Aki ve orkestrası’na gelince akan sular duruyor. Boğaz’ın ortasında hepimizi aldı götürdü bir yerlere; her dilden, tüm zamanlara yayılan geniş repertuarı ile olağanüstü bir performans sergiledi usta sanatçı. Hintlilerle Hintli, Çinlilerle Çinli oldu. Tatile gittikleri ülkede kendi dillerinden şarkı dinleyen misafirlerin mutluluğu, sahnede birlikte söylemeleri görülmeye değerdi..


KALBİNE GÖKDELENLER SAPLANAN İSTANBUL’U DİNLİYORUM..
Topkapı Sarayı, Kız Kulesi, saraylar, hisarlar, Kuleli Askeri Lisesi, Boğaz’ın nadide semtleri geçiyor önümüzden bir film şeridi gibi.. Ve ışıl ışıl bir gerdanlıkla iki kıtayı birleştiren Boğaz Köprüsü.. En çok köprüye yakınlaşmak heyecan uyandırıyor nedense… Biraz uzansak çıkacağız köprüye sanki.. Uzatıp ayaklarımızı aşağıya, şarkılar söyleyeceğiz Şehr-i İstanbul’a..

Aslında ne çok yorgun yıllardır. Nasıl içten içe oyuluyor bu şehrin taşı toprağı..…Yedi tepeli şehrin muhteşem silületi nasıl da giderek bozuluyor.. Yükselen binalar Gökdelen değil, İstanbul’un kalbine sokulan birer hançer.. Ve ne çok hançer saplı kalbinde İstanbul’un. Boğaz’ın orta yerinde İstanbul’a yapılan ihanetleri dinliyorum İstanbul’un ta kendisinden..

Şimdi sırada Bosphorus Line’nın sahibi Barbaros Kıvrak ile gerçekleştirdiğimiz röportaj var. Uzun yıllardır sektörün önde gelen isimlerinden olan Barbaros Kıvrak; yat turlarındaki başarısını Erbil’de açtığı iki otel ile sürdürüyor.

TURİZMCİ OLARAK DOĞMUŞ….
Hani mesleği ile doğanlar vardır, Barbaros bey de turizmci olarak doğan ve turizme genç yaşta atılanlardan.
Liseden mezun olduktan sonra her yaz farklı şekilde turizm ile uğraşıyor: 1987 Kapadokya Orsan Hotel resepsiyon. 1988 ve 1999 Side Süral Hotel havuz bar ve disko ve ilerleyen senelerde rent a car firmaları . Üniversite sonrası 1995 yılında Ankara Iran air GSA Thor turizm ve devamında 1998 – 2003 arasında Ador Turizm ( ticketing ve Kongre ) . 2003 yılında Fethiye Yeşil Dalyan Turizm ile incoming.. 6 sezon bu şirkette Operasyon ve Rezervasyon müdürlüğü sonrası 2009 Mart ayından itibaren ortağı Erol Kıtay ile birlikte kendi acentası olan Bosphorus Line ile devam ediyor.

2003 – 2009 yılları arasında Fethiye’de Rodos gemi seferleri ve Fethiye Marmaris bölgesindeki mavi yolculuk ile başlayan deniz sevdası ve tecrübelerini Istanbul boğazında kullanmayı düşündüklerini belirten Barbaros Kıvrak; “ben ve ortağım Erol bey kendi tecrübelerimizin ışığında diğer turizm acentalara hizmet vermeyi hedefledik. Yani biz son kullanıcıya satış yapmak yerine B2B çalışma sistemini benimsedik ve 6 senedir bu şekilde hizmet vermeye devam ediyoruz. 2009 yılından bugüne kadar kendimizi geliştirerek vermiş olduğumuz hizmetin kalitesini arttırmaya çalışıyoruz. ” diyor.

KALİFİYE PERSONEL BULMAK ZOR….
Genelde yat turu yapanlara sektörel sorunları sormak kimsenin aklına gelmez. Biz sorduk. İşte çarpıcı yanıtlar:

“Öncelikle en büyük sıkıntı herkeste olduğu gibi sorumluluk alabilecek kalifiye personel bulmak çok zor. Turizm acentası ile gemi sahipleri arasındaki bakış açısı çok farklı. Biz müşteri memnuniyeti hedefli çalışırken, gemi sahiplerinin çoğunun tek talebi “para- para- para ” şeklinde. Kazanmış oldukları paralar ile gemilerindeki kaliteyi arttırmayı hemen hemen hiçbiri düşünmüyor. Yine teknelerdeki en büyük sıkıntımız temizlik. Bu konuda çoğu zaman kendimiz tur esnasında ekstra personel bulundurmak zorunda kalıyoruz

REKABET YARIŞI HİZMETTE OLMALI…
Yat turlarındaki sektörel rekabet turizme nasıl yansıyor?

Rekabette şirketler hizmetleri ile ön plana çıkmak yerine fiyatlarda inanılmaz indirimler yaparak kar oranlarını düşürüyorlar. Hatta zaman zaman zararına bile iş yapan firmalara rastlamak mümkün . Örneğin Paris’te nehirde Dinner Cruise satın almak istediğinizde hemen hemen tüm firmalardaki fiyatlar aynı … Farklı menü veya farklı hizmetler vererek birbirleriyle rekabet ediyorlar… Yani bizdeki gibi fiyatlarda inanılmaz indirim yapan kimse yok. Acenta belgesi olmadan tur yapan birçok firma var. Ya da Turizm işletme belgesi olmayan gemiler ile hergün birçok tur düzenleyen şahıslar mevcut. Allah göstermesin Boğaz’da olabilecek bir gemi kazasını düşünmek bile istemiyorum . ”

GEMİCİLİK SEKTÖRÜNÜN GELECEĞİ PARLAK…
Türkiye’nin üç tarafı denizlerle çevrili olmasına rağmen gemicilik sektörünün yeni geliştiğini belirten Kıvrak; ” hatta 17 yaşında olan oğlumu bile bu sektör ile ilgili bir üniversite seçmesi konusunda şimdiden yönlendirmeye çalışıyorum . Bence önümüzdeki senelerde çok daha fazla önem kazanacağına eminim. ” diyor.

İSTANBUL FİYATLARI ERBİL’DE OTEL SAHİBİ YAPTI BİZİ..
Erbil’de otel açtınız, neden Erbil?.. Nasıl gidiyor, yeni yatırım projeleriniz var mı?

Erbil de niye otel açtık .. Çünkü önce İstanbul’da otel kiralamak istedik fakat son senelerde özellikle Istanbul’daki turist yoğunluğu sebebiyle 100 liralık otel kirası için mal sahipleri 150 veya 200 lira istemeye başladılar. Bu şekilde hesapsız ve plansız kiralama yapan kişilerin hepsi ya 6 ay sonra ya da 1 sene sonra kiraladıkları otelleri devretmeye çalıştılar. Oysa Erbil’de daha uygun şartlarda otel kiralayabiliyorduk. Biz de bu sebeple 3 senedir Erbil’de iki otel ile müşterilere hizmet vermeye çalışıyoruz . İlk otelimiz BL HOTELS ERBIL ve daha sonra hizmete açtığımız ikinci otelimiz CIP HOTELS ERBIL .

OTELCİLERİN EĞİTİLMESİ GEREKİYOR…
Haksız rekabet yaptığı gerekçesi ile Rekabet Kurulu tarafından soruşturma açılan booking.com gündemi ile ilgili görüşleriniz nedir?

Booking.com da fiyatları sisteme yükleyen otel işletmecileri. Bu konuda acenta fiyatları ile arasındaki farkı belirleyecek olanlar da otelciler. Şimdi ne değişti de bu web sitesinden şikayet eder duruma geldiler anlamak mümkün değil. Bu konuda bence otelcilerin eğitilmesi gerekiyor. Biz de Erbil’deki iki hotelimizde bu sistemi veya buna benzer sistemleri kullanıyoruz ama acentalara vermiş olduğumuz özel fiyatlar her zaman daha uygun ve acentaların lehine .

TÜRSAB YAPTIRIM GÜCÜNÜ DAHA İYİ KULLANABİLİR.
Son dönem TÜRSAB’ın çalışmalarını nasıl buluyorsunuz?

Son dönemlerde Türsab’ı eskiye nazaran daha etkin görüyorum ama yine de tam olarak yeterli değil. 8.000 küsur acentayı arkasına alarak istediği havayoluna yaptırım yapabilir. Bence bu gücü daha iyi kullanabilirler. Kaçak acentacıları destekleyen yine belgeli acentalar. Bu konuda bence Türsab’tan çok bizlere iş düşüyor…

2016 İÇİN HEP BİRLİKTE ÇOK ÇALIŞMAK LAZIM…
Son olarak 2015 turizm sezonu hakkındaki görüşlerinizi alalım. Bu sezon nasıl kapanır, 2016 sezonu için önerileriniz?

2015 yılında çevremizde olan olaylar ve problemler nedeniyle Türkiye’de turizm herkes için kötü geçiyor. Bizim şimdiden 2016 için daha fazla çalışmamız lazım . Sadece Turizm olarak değil Türk ekonomisini düzeltmek için devlet politikalarımızın acilen gözden geçirilmesi ve önlem alınması lazım. Aksi taktirde bırakın bu seneyi önümüzdeki 10 yıl çok çok daha kötü olabilir. Aramızın iyi olduğu ne bir Avrupa ülkesi ne de bir Ortadoğu ülkesi kaldı. En son geçtiğimiz haftalarda Çinli turistlerle ilgili yaşanan olaylar iki ülke arasındaki ilişkileri ve turizmi olumsuz yönde etkiledi.

www.bosphorusline.com


İSTANBUL GÜNLÜĞÜ DİZİSİ BİR KASABA İLE DEVAM EDECEK..
GÖZLERİNİZE İNANAMAYACAK,
BU KASABA İSTANBUL’DA OLAMAZ DİYECEKSİNİZ…

Kaynak: turİzmhaberlerİ.com

Bizi Sosyal Medyada Takip Edin !