TurizmGüncel
Viktor Yanukoviç liderliğindeki Bölgeler Partisi’nin iktidardan indirilmesi ve Ukrayna’da aşırı sağ uçların geçici iktidarda önemli pozisyonlar kapmalarının ardından, Kırım parlamentosu, Ukrayna’dan ayrılma dahil, bir dizi seçeneği masaya koymuş ve sonunda referandum yaparak bağımsızlığını ilan etme kararı almıştı. 16 Mart’ta yapılacak referandumla Kırım, resmen Ukrayna’dan ayrılacağını duyurdu. Alınan kararda, Ukrayna’da iktidar ortağı olan Svoboda ve Sağ Sektör gibi unsurların ırkçı söylemleri ile Ukrayna’daki yeni hükümetin ABD ve AB yanlısı bir politika izlemeleri etkili oldu. Nüfusunun çoğunluğu Ruslardan oluşan Kırım ise bu yaklaşımdan rahatsız.
ABD: OLAY ÇİRKİNLEŞEBİLİR
Kırım’ın Rusya’nın desteği ile bağımsızlığını ilan etmeye hazırlanması ABD ve AB tarafından tepkiyle karşılanıyor. Stratejik önemdeki Ukrayna’nın Karadeniz ile bağını koparacak olan Kırım’ın bağımsızlığı, Rusya’yı daha avantajlı bir duruma getirme potansiyeli taşıyor. ABD ve AB ülkeleri bu yüzden Rusya’yı ekonomik yaptırımlarla tehdit ediyor. Son olarak açıklama yapan ABD Başkanı Barck Obama, bölgede olayların çirkinleşebileceğini belirterek, krizin daha ileri bir noktaya ulaşabileceği imasında bulundu.
RUSYA’YA YAPTIRIM UYGULAYACAK OLASI ÜLKELER
AB’nin alacağı Rusya’ya dönük yaptırım kararlarının üç aşamadan oluşacağı belirtiliyor. Birinci aşamada, vize muafiyeti için sürdürülen görüşmeler askıya alınacak, ekonomik işbirliği görüşmeleri durdurulacak ve G8 zirvesi hazırlıklarına ara verilecek. İleriki aşamalarda ise Rus iş adamlarının mal varlıklarının dondurulması ve seyahat yasağı gibi uygulamalara gidileceği ifade ediliyor. Rusya’ya yaptırım yapacak ülkeler arasında. AB her ne kadar yaptırımların çerçevesinde anlaşmaya varsa da kimleri kapsayacağı üzerindeki tartışmalar sürüyor. İngiltere, ABD, İtalya, Fransa, Almanya, Polonya, İsviçre, Türkiye ve Japonya’dan yetkililerin bu hafta Londra’da bir araya gelerek konuyu görüştüğü bildirildi.
Öte taraftan derin bir ekonomik kriz içerisine giren Ukrayna’nın geçici hükümeti, IMF gibi kredi kuruluşları ile çeşitli görüşmeler yapıyor. Yaşanan bu krizin olumsuz etkileri de şimdiden ortaya çıkmaya başladı. Acente ve tur operatörlerinin yaptığı değerlendirmelere göre, Ukrayna krizi kısa sürede çözülmezse, seyahat pazarına dönük olumsuz etkileri artacak.
UKRAYNA KRİZİNİN TÜRK TURİZMİNE OLASI YANSIMALARI
Ukrayna’da yaşanan ve Rusya ile direkt bağlantılı olan kriz, bu haliyle, Rusya pazarına dönük ciddi bir olumsuz etki etme potansiyeli taşımıyor. Bunun olabilmesi için, krizin silahlı çatışmaya dönüşmesi veya Rusya ekonomisinin bir kriz içerisine girmesi gerekiyor. Rusya ile çok büyük ticaret hacmi olan ve enerji giderlerinin büyük bir bölümünü Rusya’dan karşılayan batılı devletlerin ise krizi o noktaya taşıması şimdilik çok olası görünmüyor. Ancak yaşanan krizin ve Ruble’de yaşanan değer kaybının Rusya’daki turist çıkışlarına sınırlı da bir etki edeceği ortada.
Geçtiğimiz günlerde Rusyalı mevkidaşı Sergey Lavrov ile bir araya gelen İspanya Dışişleri Bakanı Jose Manuel Garcia Margallo, “Avrupa Birliği üyesi olan İspanya, Avrupalı partnerleri ile, Rusya’nın güç kullanması halinde, bu ülkenin vatandaşlarına vize verilmesinin durdurulması konusunda mutabık” açıklamasını yapmıştı. İspanya Turizm Bakanlığı’na bağlı Frontur’daki bilgilere göre, 2013 yılında, sadece İspanya’nın Rusya’dan aldığı turist sayısı 1,6 milyon. Buna ilaveten, Yunanistan Rusya’dan yaklaşık 1,2 milyon ziyaretçi alırken, Almanya 831 bin, İtalya 726 bin ve Çek Cumhuriyeti ise 474 bin Rus ziyaretçi ağırladı. Rus turizm otoriteleri, 2013 yılında 6,5 milyon turistin Şengen ülkelerini ziyaret ettiğini ve bu turistlerin Yunanistan’da 1 milyar 350 milyon Euro, İspanya’da 2,35 milyar Euro, İtalya ve Almanya’da 960’ar milyon Euro ve Çek Cumhuriyeti’nde ise 118 milyon Euro harcadıklarını belirtiyorlar. Rus turizmciler, Rus turistlere Şengen vizesi verilmemesinin Avrupalı turizmcilere olumsuz etki edeceğini de ifade ediyorlar.
İKİ ÖNEMLİ AYRINTI VE BİR UYARI
Ukrayna’da yaşanan ve dünyanın en büyük devletlerinin taraf olduğu krizin Türkiye turizmini nasıl etkileyeceği iki temel noktaya bağlı. Bunlardan biri AB ülkelerinin Rus turiste Şengen vizesi kısıtlaması getirmesi, diğeri ise Rublenin durumu. Ruble’nin Euro karşısındaki değer kaybı dolardan daha fazla olursa, Türkiye İspanya ve Yunanistan karşısında daha avantajlı bir duruma gelecektir. Rus tur operatörleri Türkiye’deki otelleri büyük oranda dolar ile satıyorlar. AB’nin Rus turiste Şengen vizesi sınırlaması getirmesi ise, Türkiye’ye pozitif olarak yansıyacaktır.
Öte taraftan AB ve ABD’nin Türkiye’yi kendi politikaları ekseninde Rusya’ya karşı ileri yaptırım uygulamaya zorlamaları iki ülke arasındaki ilişkileri olumsuz etkileme potansiyeline sahip. ABD ve AB yaptırımlarının Rus iş adamlarının mal varlıklarının dondurulması, diplomatların ülkeye girişlerinin yasaklanması, ekonomik işbirliklerinin askıya alınması gibi uç noktalara ulaşması durumunda, Türk turizmi Rusya’da ağır bir kayıp yaşayabilir.
