TBK tarafından ilki 2001 yılında düzenlenen Marmara Sualtı festivali’nin 11. si, geçtiğimiz hafta sonu yapıldı. İyi ve yararlı bir organizasyon olduğuna eminim.
2001 yılında ilk kez uluslararası olarak düzenlenen bu etkinlikte jüri üyesi olarak görev almıştım, o nedenle bu festivalin yeri bende başkadır.
Ama bu yılki organizasyon öncesi karşılaştığım durum hem şahsen beni üzdü, hem de şu an sualtı topluluğumuzdaki kurumların yönetiliş şekli ile ilgili oluşan soru işaretlerini daha da arttırdı.
Bu yıl 11. si düzenlenen organizasyona da bizzat organizasyon komitesi başkanı sevgili arkadaşımız tarafından aşağıdaki e-mail ile davet aldım ve gösterdikleri ilgiye teşekkür ederek yine e-mail ile görev alacağımı kendilerine bildirdim. Daha sonra da telefon ile bu konuda teyidleştik.
Ancak festival tarihi yaklaşmasına rağmen jürinin hala açıklanmaması ve tarafıma kesin gün, saat ve bir karar bildirilmemesi üzerine organizasyon başkanı sn. Bengiz Özdereli’ye telefon açtım. Bu konuda bazı sıkıntıların olduğunu belirtti ve bunun kaynağının da TSSF olduğunu bana açıkça belirtti. Ancak bu konuda gerekli tavrın konduğunu ve bu konuyu açıklığa kavuşturacağını bildirmesine rağmen karar tarafıma bildirilmemesi üzerine içinde bulunduğu müşkül durumu anladım ve aşağıdaki mesajı komite başkanı olarak kendisine ve bilgi olarak da TBK yönetim adresine aşağıdaki e-maili gönderdim. Buna rağmen hiç bir şekilde geri aranmadım.
Ama gerçek olan, daha önceden yazılı olarak davet edildiğim bu organizasyona yazılı olarak cevap verilmemeye özellikle dikkat edilerek sadece sözlü olarak bu organizasyonda yer almamam için TSSF tarafından baskı yapıldığı ve sonuç olarak jüriden çıkarılmış olmamdı.
Görüşmeler bulunduğum ortamda yapılmadığından herhangi bir ispat imkanım yok.
Ülkemizde bir çok sualtı fotoğraf yarışması yapılmaktadır. Özellikle de 1993 yılından beri yarışmalara katılmamaya karar verdim ve davet aldığım sürece pek çok yarışmanın jürisinde bulundum. Her aldığım davet beni ne kadar mutlu ettiyse, çağrılmadığım bir çok jüri oldu ve bunu olması gereken şekilde normal karşıladım. Marmara Festivali’ne de 10 yılda topu topu 2 defa çağrıldım.Her etkinlikte hep aynı isimlerin yer almaması daha doğru. Ama davet edildiğiniz bir jüriden bu nedenle dışarıda bırakılmak kabul edilemez bir davranış şekli.
Hadi TSSF’yi bir tarafa bırakalım. Benim TSSF yönetimiyle kişisel sorunlarım olabilir, bu sorunlar devam ediyor olabilir. Ama bu benim ile TSSF yönetimi arasındadır. Orada da sınırlı kalır, kalmalıdır.
Eğer olay böyle gelişmişse TSSF’ bir başka özerk kuruma elini uzatma, baskı yapma hakkını hakkını kendinde nasıl görmüştür?
TSSF , TBK’nın bu yarışmasını akredite edebilir, bu nedenle standartları koyabilir. Ama bu standartlara uygun hareket edildiğinde hala isimler üzerinde veto etme hakkını kendinde nasıl görebilir?
TSSF’nin bugüne kadar icraat tarzına bakılırsa bu çok normaldir.
Ama benim sözüm TBK yöneticilerine bu organizasyonda görev alan kişilere !
TSSF özerktir de, sizin derneğiniz özerk bir dernek değil midir?
Bir çok faaliyet dalında TSSF’ ye bağlı olabilirsiniz ama bu bağımlı olmanıza nedenmidir? Ki bu kulüp 1954 yılında kurulmuş, Türkiye’de bir öncü olmuş, hatta ilk federasyondan yaklaşık 30 yıl daha yaşlı bir dernek ise. Böyle bir kurum bugünlere ilkeleriyle gelmiş ve korunmuş bir kurumdur. Nerede kaldı bu ilkeler?
İşte bu nedenle bu yazıyı yazma hakkını kendimde gördüm. Yoksa bu benim kişisel bir sorunum olur ve kimseyi ilgilendirmezdi.
Ama 1954 yılında kurulmuş ve zamanında hepimiz için bir kapı olmuş yarım asırlık bir kurum, bir festival için TSSF’nin önünde eğilmek zorunda kalıyor ve icazet almak durumunda kalıyorsa bu tüm camiamızın sorunudur.
Eğer ilkelerimizden böylesine ödün vereceksek sualtı camiası bu zihniyet ile yönetilmeye devam edecek demektir.
Bundan da kimse gocunmayıp, rahatsızlık duymuyorsa söylenecek fazla bir şey de kalmıyor aslında!
Saygılarımla
Ates Evirgen
www.sualtidünyasi.com.tr
(Not: bu yazıyı etkinlik öncesi özellikle yazmayıp, sonraya bıraktım. Çünkü her ne olursa olsun, emek verilen, bir çok zorlukların aşılarak sürdürülen bir etkinlik Adı hiç ön plana çıkmayan ama özveriyle gecesini gündüzüne katan arkadaşlarımıza teşekkürlerimizle.)