Yakın zamana kadar hızla kirlenen Marmara Denizi’ni kurtarmanın halen mümkün olduğuna dikkat çekmek için düzenlenen Yaşayan Marmara Festivali’nde sualtına inen dalgıçlar oldukça şaşırdı. Türk Balıkadamlar Kulübü tarafından her yıl düzenlenen Yaşayan Marmara Festivali bu yıl Marmara denizi için iyi haberler verdi. Artan kirlilik nedeniyle Marmara Denizi’nde balık türlerinin ciddi tehlike altına girmesine rağmen halen kurtarmanın mümkün olduğu mesajını vermek isteyen festivalde balıkadamlar Yassıada kıyılarında daldı. Sualtı fotoğrafçıları, kefalleri, yengeçleri, karidesleri, anemonları, deniz yıldızlarını, horozbina balıklarını hatta mercanları Yassıada kıyılarında görünce oldukça sevindi.

Var olma savaşı sürüyor
Sualtı fotoğrafçısı Adnan Büyük, “Denizimizdeki kirlenmenin ürkütücü olduğunu biliyoruz. Teknede kendi aramızda bu yıl çok az canlı göreceğimizi konuştuk. Fakat, daha ilk metrelerden itibaren denizimizin var olma savaşını sürdürdüğüne tanık olduk. Horozbina balıklarının buldukları midye kabuklarından kutu meşrubatlara kadar buldukları her alanı eve dönüştürdüklerini gördük. Hatta bir mercan kolonisinin Marmara’da ki yaşamı renklendirdiğini, yengeçlerin besin zincirini sürdürdüklerini belirledik. Gözle görülür bir temizlik yapılmış gibi su geçen yıllara göre daha berraktı. Kimyasal kirlenmeye, aşırı avcılığa ve büyükşehirlerin yüküne rağmen Marmara ayakta kalmaya çalışan yorgun bir savaşçı gibi bizi umutlandırdı” dedi.
Kerim Sabuncuoğlu ise, “İçinde yaşayan canlıları yok ettiğimiz Marmara Denizi’ni sadece izleyerek koruyamayız. Marmara’nın altında halen yaşayan yüzlerce tür canlının olduğunu bilmeliyiz. Çektiğimiz fotoğraflar Marmara için halen umudun olduğunu gösterdi” dedi.

Deniz şövalyesi unutulmadı
Yarışma komitesi başkanı Arzu Aşan Dönmez ise, 12. Yaşayan Marmara Festivali’nin tek iç denizimizi korumak için daha ciddi tedbirler alınması gerektiği mesajı verdiğini söyledi. Dönmez, “Denizlerimizin altında büyüleyici bir yaşamın varlığını, renkliliğini, çeşitliliğini belgelendirmek. Bilinçsizce yapılan avcılık, sualtı canlılığının azalmasına, hatta birçok türün yok olmasına yol açmış. Atıkların kontrol altına alınması ve iyileştirme çalışmaları yavaş yavaş canlılığı arttırıyor. Geçen yıllara göre bu yıl daha fazla canlı türüyle karşılaşmak çok sevindiriciydi” dedi.
Festivalde, çektiği belgesel filmler ile denizlerimizin korunmasına katkıda bulunan Haluk Cecan da unutulmadı. Cecan adına da ödüller verildi.

Gökhan Karakaş {Milliyet}